DOLAR

35,2068$% 0.3

EURO

36,7672% 0.92

STERLİN

44,3202£% 0.7

GRAM ALTIN

2.968,33%1,32

ÇEYREK ALTIN

4.853,00%0,96

BİTCOİN

3423746฿%-0.30403

a
KARAMAN HABER
KARAMAN HABER
Nevzat TÜRKEL

Nevzat TÜRKEL

26 Haziran 2016 Pazar

Siyaset Kızışıyor mu?

0

BEĞENDİM

ABONE OL

nevzathocaMerhaba değerli okurlarım; bu sayıda ki yazımızda yine birkaç konuya yer vermek ve bu konulardaki görüşlerimizi siz değerli okurlarımızla paylaşmak istiyorum…

SİYASET KIZIŞIYOR MU?

İçinde bulunduğumuz haftanın ilk günü, yani 25 Şubat 2014 Pazartesi günü, AK. Parti, Büyükşehir Belediye Başkanı ve Başkan adayı Melih Gökçek ile Nallıhan’ a adeta çıkartma yaptı.
Ben saymadım ama bir Nallıhanlı hemşerim, Hocam tam elli otobüs saydım, gerisini bilemem derken, bu otobüslerle acaba söylendiği gibi Ankara’ dan Nallıhan’a insan mı taşındı demekten kendimizi alamadık.
Gerçekten de o gün köylü pazarında pek çok yabancı insanı gözlemledik.
Melih gökçek son anket sonuçlarını, % 52 AK. Parti ve Melih Gökçek olarak açıklayarak başladığı konuşmasında Nallıhan’ a çok vaatlerde bulundu. Bunların pek çoğu gerçekten büyükşehir tarafından yapılabilecek şeyler.. İşte kentsel dönüşüm, yolların sıcak asfaltlanması, içme suları, kanalizasyonlar, ipek iğne oyalarının değerlendirilmesi, Belmek kurslarının açılması, köylere götürülecek hizmetler gibi.
Bence kim ne söylerse söylesin bu seçim sayın Gökçek için zor geçecek. Zira kendisine rakip olarak iki tane Ankara’ lı aday var. Sayın Mansur Yavaş Beypazarılı, Sayın Mevlüt Karakaya Balalı. Melih Gökçek Ankaralıların arasında bu seçimi kazanabilir mi. Bana göre kazanabilirde, ama kazanırsa da çok zorlanarak kazanır. Kendisinin de en büyük rakibi bana göre Beypazarı’ lı hemşerimiz Mansur Yavaş….
Sayın Gökçek’ in bana ilginç gelen, ki aynı vaadi Sayın Gökçek Nallıhan’ a geçen gelişinde de yapmıştı.
Nallıhan’ da köylüye 5000 (Beş bin) adat keçi, ki konuşmanın sonunda bunun koyun olduğu, hatta parti adıyla ilgisi yok ama bunun adı “Ak Koyun” dedi. Bunun sütünün buradan toplanarak Ankara’ ya götürülerek değerlendirilip, köylünün para kazanacağını söyledi. Bunlar yapılabilir mi derseniz, zamanla belki yapılabilir diyelim.
Gökçek’ in bu keçi veya koyun vaadi beni aldı yıllar ötesine götürdü.
Sayın Vedat Dalokay 1973 yerel seçimlerinde CHP. den Ankara Belediye Başkan adayı olmuş ve % 62 oy oranı ile seçimi kazanmıştı. Ankara trafiğini kavşaklarla çözmeye çalışması nedeniyle kendisine ”Göbekçi Dalokay” denilirdi.
Dalokay’ ı 1991 yılında kaybettik. Kendisine rahmet dileyelim ve Dalokay ile ilgili bir anıyı aktaralım. Seçim vaatlerinde Dalokay Ankaralılara şöyle demişti. “Ankara’ ya 10 bin(on bin) inek alacağım, Bu inekleri Atatürk Orman çiftliğine koyacağım, bu inekler her sabah görevlilerce sağılacak ve elde edilen süt Ankaralılara ücretsiz dağıtılacak, herkes böylece taze süt içecek”, demişti.
Tabi aradan zaman geçti bu vaat gerçekleşmedi. Bir sohbet toplantısında gazeteciler Dalokay’ a sordular: Sayın Başkan Ankara’ ya alacağınız 10 bin inek ne oldu, vaz mı geçtiniz yoksa” dediklerinde, espirili kişiliğiyle Dalokay’ ın verdiği yanıt yıllar ötesinden bile bizi gülümsetir.
Dalokay gazetecilere şöyle demişti: “Ankara’ da iki ayaklı o kadar çok inek var ki, ben inek almaktan vazgeçtim. Çünkü bu inekler benim alacağım inekleri de bozarlar” deyivermişti…
İnşallah Sayın Gökçek’ in bu vaadi gerçekleşir. Maazallah gerçekleşmezse ve Sayın Gökçek’te rahmetli Dalokay’ınkine benzer gibi bir yanıt verip, bende koyun dağıtmaktan vazgeçtim deyiverirse…..

RADYO KEYFİ!

Sizleri bilmem ama, ben zaman zaman televizyonu bir kenara bırakır radyo dinlerim. Özellikle yaz gecelerinde bir taraftan mehtabı seyrederken, radyodan Türk Müziğinin muhteşem eserlerini, veya halk müziğinin kıvrak ritmli melodilerini dinlemek ve tempo tutmak gerçekten büyüleyici oluyor.
Radyoda gerçekten o kadar güzel programlar yapılıyor ki, adeta o programın tiryakisi oluyorsunuz. Bu sıralar benim en çok ilgimi çeken ve adeta haftanın Salı günlerini iple çektiren program, Ankara Radyosunda her Salı günü saat: 17.00 de başlayıp yaklaşık bir saat süren “İpek Yolunda” programı. Gerçekten içeriğiyle, kaliteli ve donanımlı konuklarıyla insanları hem bilgilendiriyor, hemde sizi tarihi İpek Yolunda doyumsuz bir yolculuğa sürüklüyor.
Dr. Fahri Atasoy hemşerimiz tarafından hazırlanılıp sunulan bu harika programı her hafta Salı günleri saat: 17. 00 de mutlaka izlemenizi tavsiye ederim.
Aynı zamanda “Türk Yurdu” dergisinin Genel Yayın Müdürlüğünü de yapan hemşerimiz Sayın Fahri Atasoy’ u; hem bu yeni ve zor görevinden ötürü, hemde bu güzel “İpek Yolunda” programı için kutluyorum, hem kolay gelsin diyorum, hem başarılar diliyorum, hem de bu güzel programın devamını diliyorum…
Siz değerli okurlarımın da ara sıra televizyonları kapatıp radyoyu dinlemenizi özellikle tavsiye ediyorum.

BİRAZDA TEBESSÜM!

İŞTE BÖYLEYDİ ÇOCUKLUĞUMUZ BİZİM…

Küçük şeylerle mutlu olmayı öğrettiler bize. Ne her gördüğümüzü isterdik, ne de her istediğimiz olurdu. Ama bunalımlara girip, çıkmazdık. Ertesi gün unuturduk.
Bir giydiğini bir daha giymemek, önüne konulan yemeği beğenmemek ne haddimize. Bunları sorgulayacak kadar zengin değildik.
Hani bir kıyafetin miras gibi büyükten küçük kardeşe kaldığı günlerden bahsediyorum.
Sökülenin atılmayıp dikildiği, yıprananların yamalarla saklandığı günler. İşte bu yüzden her anne iyi bir terzi ve her baba yenilerini alamadığı için, içi biraz buruk olurdu.
Ama modayı yinede takip ederdik biz. Mesela; ipten kemerlerimiz, çoraplardan eldivenlerimiz vardı. İşte bu yüzden ekmek ve emek bizim için nimettendir. Kaybetmemek için sımsıkı sarılırız ekmeğimize de, sevdiklerimize de…
Sizler de elinizdekilerin değerini bilin ne olur!…

Saygılarımla..E Mail Adresi: nevzat-turkel@hotmail.com GSM: 0506 865 28 53
Not: Bu yazı 25. Şubat. 2014 tarihli “ Nallıhan’ ın Sesi “ Gazetesinde yayınlanmıştır.