DOLAR

32,6220$% 0.34

EURO

34,7772% 0.21

STERLİN

40,3951£% 0.5

GRAM ALTIN

2.481,25%-0,72

ÇEYREK ALTIN

4.223,00%-1,24

BİTCOİN

2122841฿%-0.23028

a
KARAMAN HABER
KARAMAN HABER
Gacınız

Gacınız

12 Mart 2020 Perşembe

Ya Klavyeniz Olmasaydı?

Ya Klavyeniz Olmasaydı?
0

BEĞENDİM

ABONE OL

Ya Klavyeniz Olmasaydı?Sevgili okurlarımız,
Üretmek faydalı olmak, olabilmek ya da olmayı istemek üzerine düşüncelerimi paylaşmak istiyorum. Nallıhan Özelinde yazacaklarım aslında ülkemizin de gerçeği.
Artık günümüzde mış gibi davranmak moda oldu. Karar mercisinde olanlar hep bir tedirgin acaba mı diye. Çünkü herkes kendisini jüri olarak görüyor. O öyle olsun bu böyle olsun. Şunu şöyle yapın bunu böyle yapın.
Nallıhan’da da etkin şekilde kullanılan sosyal medya da bakıyorum da maaşallah bu konuda bayağı yetkiniz. Allah yönetici kademesinde olanlara sabır versin yardım etsin.
Kimseye yaranmaları mümkün değil. Küçük bir yerde yaşıyoruz. Yarın yüz yüze bakacağız demeden çok ağır söz ve ifadeler sarf edebiliyoruz. Yapmayalım arkadaşlar.
Bu platformları daha faydalı işler için kullanan insanlarımızın da sayısı az değil. Kendi çaplarında ilçeye ve insanlara faydalı olmaya çalışıyorlar. Yaptığı işi az veya küçük görmeden en azından niyetimiz belli olsun anlayışıyla uğraşanlara selam olsun.
Ankara’nın o kadar ilçesi içerisinde gerçekten doğasıyla, insanıyla ve güzellikleriyle ön plana çıkan Nallıhan’ı çalışan üreten insanların şevkleri kırılmazsa daha güzel günler beklediğine inancımız tamdır.
Saygı ve sevgilerimizle…

Devamını Oku

Nasıl Anne Babasınız?

Nasıl Anne Babasınız?
0

BEĞENDİM

ABONE OL

Nasıl Anne Babasınız?

Şöyle baktığımızda en kolay olunan şeydir sanırım anne baba olmak. Sınavı yok okulu yok. İstemek ve Rabbimizin uygun görmesi ile herkes anne baba olabiliyor. Peki sizce nasıl ana babalarız? Çocuklarımız iyi ki benim anam babamsın diyorlar mı?
Gelin kendi muhasebemizi yapalım.
Ülkemizin neredeyse bütün bölgelerinde geçmişte çok erken yaşlarda evlenilmekteydi. Erkekler için bıyığı terlemeden evlendi denilirdi. Kızlar içinse oyuncak bebeği elinden alıp kendi çocuğunu verdiler. İfadeleri kullanılırdı. Ben kendimce bunu doğru bulmuyorum. Hayatı tanımadan karşısındakini tanımadan en önemlisi kendini tanımadan çok büyük bir yükün altına giriyorlardı. Birçoğu bu yükü taşıyamamasına rağmen toplumsal yapı gereği bunu dışarı vurmuyor. Kol kırılır yen içinde kalır düşüncesiyle devam ediyorlardı. Bu ortamlarda yetişen çocuklar da büyük sıkıntı yaşamak durumunda kalıyordu.
Öyleydi ama biz mutlu çocuklardık dediğinizi duyar gibi oluyorum. Evet muhakkak öyleydik. Ancak o evlerde yaşanan sıkıntıları da göz ardı etmemek lazım.
Zamanla değişen toplum yapısı, yaşam koşulları aile yapısını da büyük oranda değiştirdi. Artık insanlar çok daha ileri yaşlarda evleniyorlar ya da hiç evlenmiyorlar. Üç beş çocuk yerine bir çocuk dünyaya getirmeyi tercih ediyorlar.
Gelelim esas konumuza üç olsun beş olsun ya da bir olsun mevzumuz çocuklarımız. Size sormak isterim. Çocuğunuz mutlu mu? “Tabi mutlu ne diyorsa alıyorum” cevabını vermeyin lütfen. Bu anne babaları belli süreden sonra çocukların banka şubesi olarak görmelerine neden olmaktadır.
Ne istiyorsa almak yerine ihtiyacı olanı almayı bunu gerekçeleriyle anlatmayı denemeliyiz. Hiçbir ürün beni alma demez. Para da beni harcama demez. Öyle değil mi?
Çocuğumuz konuşmaya başladığı andan itibaren sürekli onunla konuşmalıyız. Ama en önemlisi dinlemeliyiz. En büyük eksiklerimizden biridir bu. Hep konuşuruz, talimat veririz. Yap,al,git,dur…vs. Biraz da dinlesek. Sabırla gözünün içine bakarak dinlesek. Bakın ne güzel şeyler anlatacaktır. İki tarafında büyük keyif alacağından eminim.
Akşam yemekten sonra oturma odanıza bir bakın aile halkı ne yapıyor? Hepimizin elinde telefon ya da kumanda. Birbirimizden haberimiz yok. Tamam günümüzün şartları öyle haklısınız. Ancak 1 saat bilemedin yarım saat birbirimizle konuşsak. Dertleşsek paylaşsak. Ne güzel olur değil mi?
Çocuklarımız kaç yaşında olursa olsun bir tekne gibi sığınacak bir liman ararlar. Bu liman ana baba olmazsa maalesef istemediğimiz kişiler olabilmektedir. Yaş ilerledikçe hepimiz göreceğiz ki en büyük sermayemiz kıymetlimiz evlatlarımız. Birlikteyken geçirdiğimiz her anın kıymetini bilmeliyiz.
Yarın keşke dememek için ana babaysak evladımıza, evlatsak ana babamıza sımsıkı sarılalım.
Benimle paylaşmak istediğini görüş ve önerilerinizi aşağıda ki yorum alanına yazınız. Hepsini cevaplamaya çalışacağım.
Bir daha ki yazımızda görüşmek dileğiyle. Selam ve sevgilerimle….

Devamını Oku

Nallıhan’a Büyükşehir İmzası

Nallıhan’a Büyükşehir İmzası
0

BEĞENDİM

ABONE OL

buyuksehirNallıhan’da artık nereye baksanız Büyükşehir’i görebiliyorsunuz. Kendini hissettireceği herkesin malumu idi ancak bu kadarını kimse düşünmüyordu sanırım. Merak edilen nokta şu Büyükşehir acaba sonradan dahil olan ilçelerin tamamına aynı ölçüde destek oluyor mu yoksa bu bizim Nallıhan’ın siyasetçilerinin mi başarısı? Hangisi olursa olsun şu an ilçenin neresine baksanız bir çalışma göze çarpıyor ve bu bizleri mutlu ediyor.

Sadece muhalefet olsun diye yapılan çalışmalara kulp takanlar ise sadece insanların gözünde itibar kaybediyor bence. Bunun yerine daha fazla ne yaptırabiliriz konusunda kafa yormanın faydalı olacağı düşüncesindeyim.

İstemesini bildiğimiz taktirde Melih bey ve Nevin hanım geri çevirmez. Yıllardır Ankara’da yapılan hizmetleri hepimiz görüyoruz.

Bir diğer değinmek istediğim konu ise Büyükşehirin sosyal hizmetlerinden de faydalanmamız gerektiğidir. Büyükşehir Belediyemiz sadece yol yapan bir kurum olarak görülmemesi gerekir. Sosyal anlamda da bir çok faaliyetler yürütülüyor bunların bir kısmını ilçemizde görmek isteriz.

Son söz olarak bizlere çokca gelen bir serzenişi paylaşmak isteriz. İlçemiz su işleri ASKİ ye geçtiğinden bu yana sularımızda sıkıntılar yaşandığı yönünde tabi takdir sizlerin ancak bizde bunu paylaşmak istedik.

Sevgiyle kalın…

Devamını Oku

Nallıhan’ın parkları

Nallıhan’ın parkları
0

BEĞENDİM

ABONE OL

Sevgili okuyucularımız,

Öncelikle ilginize teşekkür ederim. Kim bu gacınız kimin nesi o mu bu mu? Boşverin kim olduğumu yazalım paylaşalım düşüncelerimizi. Nallıhan.com sitesine yazılarıma yer verdiği için teşekkür ederim. En başta söz verdim kimseye sataşmayacağıma uç siyasi söylemlerden uzak duracağıma öyle de devam edeceğim. Nallıhan yaşamını ve bu ana tanıklık edenlerin yaşadıklarını sizlerle paylaşmak istiyorum.

İlk yazımız güzel tepkiler aldı durmandan devam edelim bizde madem . Bu yazı için Nallıhan’daki parklardan söz edeceğimizi yazmıştım. Üşenmedim Nallıhan’daki çocuk parklarını oturma alanlarını şöyle bir gezdim. Geçmişe göre olumlu değişimler olmakla birlikte maalesef durum içler acısı.  Şimdi hepiniz yerel yönetimi hükümeti vs eleştireceğimi düşündünüz değil mi ? Hayır ben bizi eleştirmek istiyorum.

Biz çocuklarımızı eşlerimizi analarımızı bacılarımızı evlere tıkalım erkeklerin kahvesi var zaten ondan sonra park isteyelim çay bahçeleri isteyelim. Olmaz kardeşim talep olmadan arz olmaz.

Nasuhpaşa ilkokulu yanında yapılan park ilçemizin en yeni ve en iyi parkı gittiğimde gördüğüm kadarıylada gayet güzel işliyor. Ufak tefek zarar verilmiş ama olur o kadar. Mahalle aralarında olan parklarımızın durumu maalesef pek iyi değil ama bunda esas suçlu biziz çıkmıyoruz dışarı gitmiyoruz biryerlere.

Nallıhan son yıllarda festivale alıştı. O günlerde kimse girmiyor evine herkes dışarıda. Festival bitiyor hop herkes eve sanki ceza kesecekler sanki.

Son söz şöyle diyelim. Gelin dışarı çıkalım hayat dışarda akıyor bizde yerimizi alalım. Biz çıkarsak şehrimiz daha yaşanılası daha sosyal bir yer halini alacaktır.

Allah’a emanet olun

GACINIZ 🙂

Devamını Oku

Nallıhan çarşısının durumu

0

BEĞENDİM

ABONE OL

gacinizNallıhan.com sitesinde bundan böyle güncel konularla sizlerle buluşacağım.
Ilk konu olarakta Nallıhan çarşı içinden bahsetmek isterim. Nallıhan küçük ve şirin ilçemiz küçük olduğundan mı şirin olduğundan mı bir tek Bursa caddesi var şöyle gezelim deseniz. Ha unutmadan kaldırımda yer bulabilirseniz.
Sabah besmeleyle dükkanını açan önünü süpürüp attığı tabure üstünde gelecek müşteriyi bekleyenleri kasdetmiyorum. Adeta bir dükkan da kaldırıma açan yada kaldırımı depo olarak kullananları kastediyorum. Olmuyor kardeşim olmuyor tamam dükkan senin ama kaldırım halkın. Ara sokaklarda da durum aynı hatta daha da kötü. Belediyemiz istese bir günde bunu çözer. Son dönemde gördüğümüz bir durumda yolu kişisel otopark olarak kullanma durumu iki uyarı levhası koyuyor ya da boş teneke orası benim arabamın özel yeri diyor bir plaka asmadıkları kalmış. Çok olmamakla birlikte bu örnekleri de görmek mümkün ilçemizde.
Ama bunlar çözülmeyecek sorunlar değil Belediyemiz bir günde bunları çözer. Yapacağına da inancımız tam.
Bir paylaşımda daha bulunmak isterim. Komşu ilçelerimizin bazıları bunu başardı. Bizde başarabiliriz. İşyeri levhalarının tek tip olması hususu. Gözünüzün önüne getirin lütfen Nallıhan çarşı içinindeki bütün levhaların
Ahşap görünümlü olduğunu ve bir standartta yapıldığını ne muhteşem olur.
Buna ilişkin ülkemizde çok güzel örnekler ve çalışmalar var bunlar ilçemize uyarlanabilir diye düşünüyorum.
Bu yazımızda elimizden gelenler bunlar oldu.
Bir daha ki yazımın konuğu çocuk parkları olacak görüş ve önerilerinizi aşağıdaki yorum alanına yazın

Allah’a emanet olun

Devamını Oku