Yüz yüze eğitim döneminde öğrenciler nasıl beslenmeli

SBÜ Ankara Keçiören Eğitim ve Araştırma Hastanesi Diyetisyenlerinden Fadime Aydın Küçük, içinde bulunduğumuz pandemi periyodunda okullarında açılması ile öğrencilerimizin beslenmelerinde dikkat edilmesi gerekenler hakkında açıklamalarda bulundu.
Diyetisyen Fadime Aydın Küçük, okul çağı gelmiş küçüklerimizin bilhassa pandemi devrinde sağlıklı beslenmenin kural olduğunun altını çizerek, ‘’Yeterli ve istikrarlı beslenme anne karnında başlar ve tüm ömür sürecinde gereklidir.
Bunun yanı sıra 6-17 yaş ortasındaki bireylerin kâfi ve istikrarlı beslenmesi, ilerleyen yaşlarda beslenmeye bağlı oluşabilecek sıhhat risklerinin azaltılmasında (obezite, hipertansiyon, Tip 2 diyabet vb.) ve okul muvaffakiyetinin artmasında (bilişsel işlevler, akademik marifet vb.) tesirlidir. Bilhassa içinde bulunduğumuz pandemi kuralları da bağışıklık sistemimiz açısından kâfi ve istikrarlı beslenmenin değerini bir kere daha ortaya koymaktadır” tabirlerini kullandı.
Diyetisyen Fadime Aydın Küçük, yüz yüze eğitim devri ile birlikte çocukların günün yaklaşık 6-8 saatini okulda geçireceklerini hatırlatarak şunları kaydetti:
“Bu durum, günlük almaları gereken güç ve besin öğesi ihtiyaçlarının bir kısmının okullarda karşılanması manasına gelmektedir.

Bu hedefle, okullardaki kantinlerde, yemekhanelerde yahut beslenme saatlerinde çocukların gelişimini desteklemek, sağlıklı beslenme alışkanlıkları kazandırmak, beslenme kalitesi, besin çeşitliliği ve başta süt ve süt eserleri ile meyve-sebze tüketimini artırmak amaçlanmalıdır. Çocuklar kâfi ve istikrarlı beslenmek ve besin çeşitliliğini artırmak için her öğünde farklı besin kümelerinden tüketilmelidir. Bilhassa meyve, zerzevat ve protein içeren besinler, güç kıymeti yüksek yiyecek ve içeceklerin tüketimi artırılmalıdır. Bu kümelerden süt ve süt eserleri, büyüyen çocuklar ve adolesanlar için kalsiyum ve proteinin kıymetli bir kaynağıdır. Adolesan (ergen) ortasında süt ve süt eserlerinin alımındaki azalma kıymetli bir sıkıntıdır. Sağlıklı bir ömür için su içilmelidir. İçilen suyun inançlı ve pak olmasına ihtimam gösterilmelidir. Her çocuğun kendisine ilişkin su kabı olmalı yahut tek kullanımlık bardaklar kullanılmalıdır. Çocuklara, yemek yemeden evvel ve sonra, tuvalete girdikten sonra, dışarıda oyun oynadıktan sonra, dışarıdan konuta gelince ellerini uygun biçimde yıkamaları konusunda alışkanlık kazandırılmalıdır.”
Kahvaltıya dikkat
Kahvaltı yapmanın çocukların davranışları üzerinde olumlu tesirlerinin olduğunu kaydeden SBÜ Ankara Keçiören Eğitim ve Araştırma Hastanesi Diyetisyen Fadime Aydın Küçük, kelamlarına şöyle devam etti:
“Kahvaltı yapmanın çocukların davranışları üzerinde olumlu tesirlerinin olduğu bulunmuştur.


Erken saatlerde okula giden öğrenciler kahvaltı yapmadıklarında derslere gösterdikleri ilgi azalmakta ve bu durum okul başarılarına tesir etmektedir. Bunun yanında, okul beslenme programlarında okulda kahvaltı imkanının sunulması ile okula devamın arttığı, okul muvaffakiyetinde gelişme olduğu, uzun periyotta ise çocukların beslenme durumlarında gelişme olduğu, mikro besin öğesi yetersizliklerinin düzeldiği ve çocuğun bilinçsel olarak da etkilendiği saptanmıştır. Kısaca kahvaltı yapmanın okula devam, okul başarısı ve okuldaki davranışlar üzerine olumlu tesirlerinin olduğu söylenebilir. Kahvaltıda süt, haşlanmış yumurta, domates-salatalık ve tam buğday ekmeğinin bulunduğu bir sofra istikrarlı bir kahvaltı menüsüdür.
Sonuç olarak velilerimize şunu belirtmek istiyorum! Çocuklarımızın beslenme çantalarına bilhassa bu pandemi periyodunda kesinlikle dikkat edelim, azami ehemmiyet gösterelim.
İçerisine taze ve yeterli yıkanmış meyveler koyalım, çiğ kuruyemişler koyalım. Bu formda çocuklarımızın bağışıklık sistemlerinin güçlenmesine takviye olalım. Çocuklar size de seslenmek istiyorum. Ellerimizi güzelce yıkadıktan sonra beslenme çantamızda bulunan bütün yitecekleri tüketelim.”