Organ nakliyle yaşama tutundular, çifte bayram yaşadılar

0

BEĞENDİM

ABONE OL

News

0

İzmir’de nakil bekleyen siroz hastaları Süleyman Öğüş ve Nigar Aydın, korona virüs salgını nedeniyle hayatın durduğu devirde kadavradan gerçekleşen karaciğer nakliyle tekrar hayata tutundu.

İzmir’de kadavradan gerçekleşen karaciğer nakliyle tekrar hayata tutunan siroz hastaları Süleyman Öğüş (60) ve Nigar Aydın (43), Kurban Bayramı’nda ikili bayram yaşadı. Eşini kaybeden ve 2 çocuğuyla İzmir’de yaşayan mağaza yöneticiliğinden emekli Süleyman Öğüş’ün sıhhat meseleleri ayağının kırılmasıyla başladı. Doğuştan tek böbrekli olan Öğüş, kırık nedeniyle hastanelik olunca hem şeker hem de tansiyon hastası olduğunu öğrendi. Bu iki hastalığın yanında karaciğerinde nedeni belirlenemeyen siroz geliştiği ortaya çıkan Öğüş’e nakil olması gerektiği söylendi. Süleyman Öğüş nakil için İzmir Kent Hastanesine başvururken, oğlu Kürşat Öğüş (32) verici olmaya uygun bulunmadı, kızı Hanife Gülbin Öğüş’ün (26) de donörlüğü çok genç olduğu için kabul edilmedi. Öğüş, kadavradan organ bekleyenler listesine kaydoldu. 3 yıldan bu yana hayatı hastanelerde geçen Öğüş’ün beklediği müjde, her gün yeni can kayıplarının olduğu ve korona virüs salgının sürat kazandığı günlerde geldi. Öğüş, 28 Mart günü Kent Hastanesinde kadavra bağış sayesinde gerçekleşen nakille yine hayata döndü.

Son 3 yıldır hastalıklarla boğuştuğunu ve güç bir periyot geçirdiğini belirten Öğüş, “Yürüyemez, hareket edemez, soluk alamaz, yemek yiyemez, su içemezken, şu an sağlıklıyım. Bu bayram benim için hoş bir bayram olacak. İkinci bir hayatı yakaladım. Organ bağışlayanlara ve hekimlerimize çok teşekkür ediyorum. Nakil olduğum devir riskli günlerdi ancak hastanede o denli tedbirler alınmıştı, hiç etkilenmedim ve korkmadım” diye konuştu.

Problemler 9 yıl evvel başladı

9 yıl evvel karın şişliği şikayetiyle Atatürk Eğitim ve Araştırma Hastanesine başvuran ve Hepatit B’ye bağlı kronik karaciğer yetmezliği tanısı koyulan İzmirli Nigar Aydın ise, yıllarca ilaç tedavisi görüp, hekim denetimleriyle hayatını sürdürdü. Ev hanımı Aydın’ın geçen kış sıhhati bozulmaya başladı. Şikayetleri artan Aydın’ın ‘son periyot karaciğer yetmezliği’ yaşadığı anlaşıldı. Nakil kararı verilince Öğüş üzere İzmir Kent Hastanesine başvuran Aydın’a yakın akrabalarından canlı verici arandı. Eşi Sadullah Aydın dahil uygun donör bulunamayan Aydın’ın ismi da kadavra bekleme listesine yazıldı. Aydın’a Öğüş’ten 1 hafta sonra 4 Nisan tarihinde çıkan kadavra karaciğer muvaffakiyetle nakledildi.

Korona virüs günlerinde ikinci hayata başlayan Aydın, memnunluktan söyleyecek kelam bulamadığını belirterek, “Çok makûs günler geçirdim. Her şeyi düşünüyordum, organ çıkar mı, çıkmaz mı, kaç ayda çıkar, çıkmadan ölür müyüm? Lakin çok şükür uzun sürmedi, 5-6 ay içinde bağış çıktı, nakil oldum. Hekimlerime, bağış yapanlara minnettarım. Kurban Bayramı benim yeni hayatımdaki birinci bayramım” diye konuştu.

“Bağışlar da, nakiller de yüzde 90 azaldı”

İsimsiz kahramanlardan gerçekleşen nakille yeni bir hayata başlayan Öğüş ve Aydın, denetimlerde bir ortaya gelerek, memnunluklarını hekimleriyle paylaştı. İzmir Kent Hastanesi Karaciğer Nakli ve Hepatobiliyer Cerrahi Kısmı Kurucu Lideri Prof. Dr. Murat Kılıç, grubunun gerçekleştirdiği nakillerle ilgili şunları söyledi:

“Covid-19 devrinde organ nakillerinde de öteki ameliyatlarda olduğu üzere azalma oldu. ‘Elektif’ dediğimiz acil olmayan ameliyatları korona virüs periyodunda yapmadık. Lakin organ nakilleri burada başka bir yer tutuyor. Böbrek nakilleri bekleyebilir, zira hastaların diyalize girme bahtı var. Lakin karaciğer nakil listesinde bekleyen hastaların çabucak hemen hepsi acil durumda. Organ bulunmazsa aşikâr bir müddette ölme ihtimali olan hastalar bunlar. İki hastamız da canlı vericisi olmayan hastalardı ve kadavra bekleme listesinde bekliyorlardı. İki hastamıza Covid-19 devri olmasına karşın nakil yapabildik. Covid-19’a karşı özel tedbirler aldık, hastanemizde korona virüs servisi, ağır bakımı, asansörleri, koridorları hepsi ayrıldı ve hastalar nakil oldular.”

“Korona virüs periyodunda nakil sayısı azaldı”

Organ nakli olan hastaların bağışıklık sistemleri baskılandığı için enfeksiyonlara karşı daha riskli olduklarını söyleyen Kılıç, “Covid-19 da olabilir, öteki enfeksiyonlar da. Çok şükür bu iki hastamız enfeksiyonla müsabakadan nakil oldu. Bu periyotta canlı vericiden acil hastalara nakil yaptık ancak genel olarak nakillerin sayısı azaldı. Dünyada da bilhassa Amerika’da, Fransa’da yüzde 90 seviyesinde nakil sayısında azalma olduğunu görüyoruz. Bu da bekleme listesindeki hastalardaki vefat oranlarını maalesef artırdı. Son 6 ayda yalnızca iki hastamıza kadavradan nakil yapabildik, olağanda ayda iki kadavradan nakil yapabiliyorduk. Artık artık bu olağanlaşma sürecinde kadavra bağışlarında nakillerin de artmasını bekliyoruz. Hastalarımızın ikisi de şanslıydı, enfeksiyon da kapmadılar. Genel olarak öbür hastalarda da, organ nakli hastalarında da korona virüse yakalanma ya da mevt durumu görmedik. Bu bakımdan şanslıyız. Bunda da tahminimce ülkemizdeki sıhhat sisteminin düzgün durumda olmasının tesiri var. Organ nakillerinde de Türkiye dünyada örnek bir pozisyonda, yapılan nakillerin hem sayısı hem de muvaffakiyet oranı dünya standartları üzerinde. İki hastamız da çok güzel. Artık denetime geliyorlar, durumları düzgün. Bundan sonra çok önemli bir risk beklemiyoruz” dedi.