Öğretim üyesi ve öğrenciler çamaşır makinelerindeki çocuk ölümlerinin sonunu getirecek proje geliştirdi

Bunları yetiştirirken de mevcut sorunları, günlük hayatta karşılaştığımız sorunları çözme ve geleceğe daha yeni eserler katma maksadıyla bilhassa aktüel hususlar noktasında çalışmalar veriyoruz. Bu projeye başlamamızın sebebi ise 2017 yılında geçtiğimiz günlerde Kastamonu’da yaşanmış olan olay üzere benzeri olaylar olmuştu. Emelimiz bunun önüne geçmek. Çalışan çamaşır makinesi içerisinde kalan çocukların ve evcil hayvanların ölmesi sonucunda bizlere vermiş olduğu ıstıraptan ötürü bu projeye başladık” dedi.

Proje sonucunda geliştirilen aygıtın hayati değere sahip olduğunu aktaran Doç. Dr. Çetin Özay, “Normal mevcut kullanımda olan çamaşır makineleri ve üretilecek yeni çamaşır makinelerine entegre edilebilecek bir aygıt yapmaya çalıştık.
Çamaşır makineleri çalışırken kapak kapatıldıktan sonra düğmeye basıldığı takdirde evvel su alıyor akabinde dönmeye başlıyor. İçerisinde canlı olup olmadığı bilinmemekle birlikte olmaları durumunda ölmelerine neden oluyordu.

Ancak bizim yapmış olduğumuz aygıt, bu durumun önüne geçebilecek bir çalışma. Aygıtın çalışma sistemi ise şu formda, öncelikle elektrik bizim aygıta gelmekte ve tamburun üzerine yerleştirmiş olduğumuz titreşim sensörleri vasıtasıyla oradaki titreşimi algılayabiliyoruz. Bunu yapmadan evvel içerideki şayet canlı hareket etmiyorsa onu uyandırmak için tambura 45 derecelik sağ sol hareketi vererek titreşim algılandığı takdirde makine çalışmıyor ve kullanıcıya sesli ihtar veriyor” diye konuştu.

“Maliyeti çok fazla olmayacak, hayat kurtaracak”
Çalışmayı öğrencileriyle birlikte yaptıklarını aktaran Doç. Dr. Özay, “Bu projeyi Türk Patent Enstitüsüne sunduk.


Enstitüden, ‘olur’ aldık. Bu projeyi yaparken birlikte patent almış olduğum öğrencilerim çok önemli emek sarf etti. Bu üniversal bir aygıt. Halkımızın kullanmış olduğu makinelere de takılabilecek, ayrıyeten yeni üretilecek çamaşır makinelerine de entegre edilebilecek.

Maliyeti çok fazla olmayacak ancak yapmış olduğu fonksiyon olarak hayat kurtaracak. Sevdiklerimizden bizi ayırmayacak bir özelliğe sahip olacak.

Şimdiye kadar akademisyen ve üniversite olarak bunu üretmiş olduk. Bunun denemelerini 2017 yılında yaptık, başarılı sonuçlar elde ettik.

Bugünün kaidelerinde yapılması gereken, seri üretim yapan firmaların bunu seri üretime sokması ve halk arz etmesi” formunda konuştu.