34,3664$% 0.41
37,0713€% -0.01
44,5751£% 0.18
2.971,01%-0,16
4.961,00%-0,63
2616191฿%1.8923
Koç Üniversitesi’nin açıklamasına göre, Berlin Duvarı’nın yıkılmasından ilham alarak, bilim ve toplumda yıkılacak sonraki duvarları bulmayı amaçlayan, Duvarları Yıkmak: Dünya Bilim Zirvesi’nin “Yılın Bilimde Çığır Açan Buluşu Ödülü”, “Mühendislik ve Teknoloji” kategorisinde Prof. Dr. Metin Sitti’nin oldu.
Berlin’de gerçekleştirilen zirvede, 111 ülkeden yaklaşık 1.000 aday, 10 farklı kategoride “Yılın Bilimde Çığır Açan Buluşu Ödülü” için yarıştı. Mühendislik ve Teknoloji kategorisindeki ödül kablosuz küçük tıbbi robotlar, biyoesinli minyatür, yumuşak robotlar ve yapıştırıcılar gibi çeşitli araştırma alanındaki öncü çalışmaları nedeniyle Prof. Dr. Metin Sitti’ye takdim edildi.
Açıklamada, ETH Zürih Bilişim Teknolojileri ve Elektrik Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi ve Max Planck Akıllı Sistemler Enstitüsü Direktörü de olan Prof. Dr. Sitti’nin ödüle ilişkin yaptığı şu değerlendirmeler yer aldı:
“Ekibimin gerçekleştirdiği çığır açan araştırmaların takdir edildiğini gösteren bu ödülü almaktan onur duyuyorum. ‘Yılın Bilimde Çığır Açan Buluşu Ödülü’ ve 2018’de aldığım ‘Koç Üniversitesi Rahmi M. Koç Bilim Madalyası’ çok onur verici olmalarının yanı sıra araştırmalarımızı hem Türkiye’de hem dünyada çok sayıda insana tanıtması açısından benim için çok önemli. Çığır açıcı araştırmalarıma, Koç Üniversitesi dahil parçası olduğum tüm araştırma laboratuvarlarımda öğrencilerimle ve ortak çalıştığım meslektaşlarımla birlikte büyük bir heyecanla devam ediyorum.”
“İnsan vücudunda kablosuz tıbbi cihazların kullanımında engelleri yıkıyor”
Prof. Dr. Metin Sitti, araştırmasının, insan vücudu içinde kablosuz tıbbi cihazların kullanımının önündeki engelleri yıktığını belirterek, felçli bir hastanın beynindeki kan pıhtısını açmak için vücuda giren mikroskobik bir denizaltıyı anlatan 1966 yapımı bilim kurgu filmi Fantastic Voyage’den çok etkilendiğini anlattı.
Sitti, “Filmi gördüğüm andan itibaren, insan vücudunun karmaşık bölgelerinde gezebilecek küçük tıbbi cihazlar yaratmanın hayalini kurmaya başladım. Bu makineler minimal invazif işlemlerde kullanılıp hastalıkları erken evrede ve fazla yan etki oluşturmadan teşhis ve tedavi edebilir.” ifadelerini kullandı.
Sitti, Berlin Duvarı’nın yıkılmasının, Almanya’da ve dünyada hem fiziksel hem de hayali engelleri yok ederek yeni bir özgürlük çağının başlangıcı olduğunu kaydederek, şu değerlendirmelerde bulundu:
“9 Kasım 1989 gecesi, 30 yıl sonrasında statükoların değişiminin ve her türlü bölünmenin üstesinden gelmenin sembolü haline geldi. Bu tarihi andan ilham alan ‘Duvarları Yıkmak: Dünya Bilim Zirvesi’ bilim ve toplumda yıkılacak sonraki duvarların hangileri olduğunu bulmayı amaçlıyor. Her yıl Berlin’de düzenlenen uluslararası bilimsel etkinlik o zirve, geleceğin bilimsel atılımları hakkında tartışmaların yer aldığı bir forum olarak kabul ediliyor.”
Türkiye’nin savunmadaki yeni ürünleri bugün görücüye çıkıyor