Kanserojen ürün bu kitapçıya giremiyor

Lakin artık okullar açıldı. Dayanılmaz bir ilgi ve okul hasreti ve iki yıllık alışveriş hasreti var. Her istikametiyle mutluyuz çok hoş gidiyor. Alışılmış pandemi süreci biraz alışkanlıkları değiştirdi.

Dönemde daha çok geçmişte klasik eserler satılırdı. Ancak pandemide kitap okuma oranları yükseldi ve geçmişte olan alışveriş hasreti birden patladı. Burada hem okul dönemi, hem hobi, aktiflik, bilgi teknolojileri ve müşterinin istediği tüm eserleri getirdik.

Değişik konsept ve şekildeki eserlerde satmaya başladı. Bu da bizim için memnuniyet verici bir durum. Gitgide çeşidimiz arttı, evvelden çeşidimiz 300 binken, pandemi sürecinde 500 bine çıkardık.

Hem kitap, hem kırtasiye, hem bilgi teknolojileri eserleri, oyuncak ve puzzle eserleri hala çok satıyor. Sesli kitaplar çok arttı. Aktiflik oyunları, eğitici kitaplar ve çocuk eserlerine yönelik çok bir artış var. Yani çocuk etkenli ne kadar eser varsa hepsi çok satıyor” dedi.

“BKMKİTAP’ta kanserojen unsur içeren eser yok”
Kitabın kitapçıdan, kırtasiyenin kırtasiyeciden alınacağını belirten Kutbettin Bingölbali, “Her şeyi yerinden yani merkezinden almak hoştur.

Nasıl ilaç markette satılmıyorsa, kitap da bana nazaran o denli olmalıdır. Bir markete gitmiştim, kitapla peynir tıpkı yerde satılıyordu.

Tabi peynirde bir nimet lakin kitapla peynir tıpkı poşete konulunca, bir kitapçı olarak üzülmüştüm. BKMKİTAP olarak kendi çocuğumuza ne alıyorsak bütün çocukları da önemsiyoruz. Aslında müşterilerimiz konuttan çıkıp buraya gelirken birinci algıları, BKM KİTAP’ta ‘kanserojen eser yok, sağlıklı eserler var’ algısı ile geldiği için biz mutluyuz.

Ben yalnızca BKMKİTAP için söylemiyorum. En büyüğünden en küçüğüne tüm kitap ve kırtasiyeciler daha gerçek eserler satıyor, içeriğinde kanserojen unsur az olan eserler satıyor. Bir eserde CE yazılmıyorsa o eserde önemli manada bir sorun vardır. Mesela bilhassa oyun hamurlarında. Lakin kitapçılar daha çok marka satarlar, bilinen eserler satarlar.

Merdiven altı eserler satmazlar. Lakin marketler daha çok ucuz, sıradan ve kanserojen unsur barındıran eserler satarlar. Neredeyse kasaplar ve manavlar satacak bu kırtasiye eserlerini. Biz nasıl manav ve kasap eserleri işine girmiyorsak, bırakın lütfen kitapçılar da kendi işini yapsın.

Neredeyse 10 milyon kitap var. Mağaza haricinde 80 bin, mağazalarla birlikte 100 bin kitap çıkarıyoruz, bunu pandemi tetikledi. Okuma oranında önemli artış var. E-Ticaret’te üçüncü sıradayken en ön safa geçtik ve en ön safta da durmaya çalışıyoruz. E-Ticaret’te pandemi sürecinde en az yedi kat büyüdük.

Bu çalışmalarımızı halihazırda 600 şahısla sürdürüyoruz” halinde konuştu.