Bilim Kurulu üyesi Taşova: “Pandemi AR-GE’ye olan önemi ortaya çıkarttı”

Sıhhat Bakanlığı Bilim Şurası üyesi Prof. Dr. Yeşim Taşova, pandeminin AR-GE’ye olan kıymeti ortaya çıkarttığını söyleyerek, “Toplum aşı olmaktan korkmamalı. Türkiye kendi aşısıyla yola devam etmeli. Güvenliği yetkili otoriteler tarafından tescillenmiş aşılar ayrım yapılmadan kesinlikle vurulmalı. Aşı daha ağır enfeksiyonların olmasını engelleyerek hastanelerdeki yükü azaltıyor” dedi.
Korona virüsün en tesirli silahı olan aşılama çalışmaları devam ederken, Sıhhat Bakanı Fahrettin Koca dün haziran ayında Çin’den 10 milyondan fazla aşı geleceğini, sonbahara kadar da 90 milyon doz BioNTech aşısı geleceğini duyurdu.
Sputnik V aşısı da önümüzdeki haftalarda ülkemize gelecek ve ayrıyeten bir mühlet sonra bu aşının üretimi Türkiye’de de gerçekleştirilecek. Uzmanlar ise Türkiye’de eskiye dönüş için en az toplumun yüzde 70-80’inin aşılanması gerektiğini belirtti.
Çukurova Üniversitesi Tıp Fakültesi Balcalı Hastanesi Enfeksiyon Hastalıkları Ana Bilim Kısmı Lideri ve Sıhhat Bakanlığı Bilim Heyeti üyesi Prof. Dr. Yeşim Taşova, İHA muhabirine yaptığı açıklamada aşı olan şahısların de korona virüse yakalandığını lakin hastalığı daha hafif atlattığını söyleyerek, “Aşılanan bireyler arttıkça bunlarda tekrar enfeksiyonlar görülüyor.
Fakat bu enfeksiyonların epeyce hafif geçtiğini görüyoruz. Enfeksiyon oluyor fakat aşı daha ağır enfeksiyonların olmasını engelleyerek hastanelerdeki yükü azaltıyor. Olağan herkes için yüzde 100 diye bir şey yok fakat iki tam doz aşısını olduktan sonra şahısların daha inançlı olduğunu düşünüyoruz. Fakat asla maske, uzaklık ve hijyen kuralından müsaade verilmemesi gerek” diye konuştu.

“Ülkenin yüzde 70-80’i aşılanmadan eskiye dönüş zor”
Hindistan ve İngiltere mutasyonlu korona virüsün aşı olan şahıslarda dahi ağır hastalıklara yol açtığını kaydeden Taşova, “Virüs kendisini değiştirmeye devam ediyor.


Ortalıkta dolaşan öteki mutasyonlar var. Hindistan varyantı konuşuluyor. Aşı olunmasına karşın onlar da daha ağır hastalıklara yol açabileceği söyleniyor. Hakikaten İngiltere varyantının bile ağır hastalık geçirme potansiyeli görülüyor. Ülkemizin yüzde 70-80’i aşılanmadan maske, uzaklık ve hijyene kıymet verilmeli” sözlerini kullandı.

“Tescillenmiş aşılar kesinlikle vurulmalı”
Sputnik V aşısıyla ilgili de konuşan Bilim Konseyi Üyesi Taşova, aşıdan kimsenin korkmaması gerektiğini belirterek, “Çok çeşitli aşılar var.


Artık birinci periyot üzere değiliz ve çok geniş kitlelere aşılar uygulandı. Sputnik V aşısı bizde de üretilecek. O da bilinen bir teknolojiyle üretilen bir aşı. Şu anda bir pandemi yaşıyoruz ve inançlı bulunan, güvenliği yetkili otoriteler tarafından tescillenmiş aşıları kesinlikle vurulması gerektiğini, aşı ayrımı yapılmaması gerektiğini vurgulamak isterim. Muhtemelen bir mühlet sonra aşıyla ilgili ülkemizde sorun kalmayacak. Biz de ürettiğimiz üzere Sputnik V’de üretilecek. Bir de Sinovac aşısı Türkiye’ye de üretim müsaadesi verdi. Münasebetiyle aşıyla ilgili bir sorun yaşayacağımızı düşünmüyorum” dedi.

“Pandemiden öğrendiğimiz en değerli şey AR-GE’ye olan yatırım”
Pandemi periyodunda AR-GE’ye yapılması gereken yatırımın kıymetinin ortaya çıktığını kaydeden Prof. Dr. Yeşim Taşova, daha sonra şunları söyledi:
“Türk aşısıyla ilgili bizde Çukurova Üniversitesi Tıp Fakültesi Balcalı Hastanesi olarak aşı çalışması içerisinde olmak istediğimizi belirttik.



Şu anda Faz-3 çalışmaları oluyor. Onla ilgili çok hoş gelişmeler var. En değerlisi bizim kendi aşımızın olması. Çok evvelden hazırlıklı olmamız gereken bir durum bu. Bana kalırsa bu pandemiden öğrendiğimiz en kıymetli şey AR-GE’ye olan yatırımın ne kadar kıymetli olduğu. Cumhuriyetimizin birinci yıllarında kurulan ve epeyce değerli yol kat ettiğimiz Hıfzıssıhha Aşı Enstitüleri kesinlikle gelişen teknolojiye uygun olarak geliştirilmeli. Kimseye muhtaç olmadan kendi aşımızla yola devam etmemiz en değerli alacağımız ders olmalı.”