34,1657$% 0.08
38,2175€% -0.21
45,7244£% -0.29
2.917,95%-0,51
4.979,00%0,36
2250740฿%1.21821
2012 yılının haziran ayında kurulan Pars Roket Takımı’nda Uçak Mühendisliği bölümünden, Elektronik Haberleşme Mühendisliği’ne, Makine Mühendisliği’nden Fizik Mühendisliği’ne kadar birçok bölümden öğrenci yer alıyor. Dertleri roketçilik alanında bir bilinç oluşturmak. Şimdilik 1800 metreye fırlattıkları roketleri yakında 4000 metreye çıksın diye çabalıyorlar. Takımı oluşturan yaklaşık 30 öğrencinin hemen hepsi 1 ve 2. sınıf öğrencisi. Aslında biraz usta çırak ilişkisi var aralarında. Takımdaki herkes bir yandan öğreniyor, bir yandan projelere yardım ediyor, aynı zamanda bildiklerini de yeni gelenlere aktarıyor.
‘HEDEFİM İNSAN YETİŞTİRMEK’
Yani ekipteki herkes bir anlamda hem öğrenci hem de öğretmen. Pars’ın kendi eğitim modeli var diyen Prof. Dr. Alim Rüstem Aslan, akıl hocalığı yaptığı takımı şöyle anlatıyor: “Sadece uzay mühendisliği öğrencileri değil tüm üniversiteden öğrenciler Pars grubunu oluşturdular. Öğrencilerimiz uzay aracı geliştirmek için çalışıyorlar. Burası çok disiplinli bir takım. Hibrit roket geliştirme konusunda yoğun çalışma içindeler şu an. Türkiye’de sektörden bile önce hibrit roketi ateşleyip 1800 metreye çıktılar. Bizim takımımız artık Türkiye’deki yarışmalara katılmıyor. Yarışmayı idare ediyor Roketsan’la beraber. Uydu yapıyorum, uzaya gönderiyorum, uzayda çalıştırıyorum, bunları yurtdışına gönderiyorum. Ama benim asıl hedefim bilgi üretmek ve insan yetiştirmek. Bu çocuklarımızı yetiştirip diğer kurumlarımıza akademiye ya da endüstriye göndermek.”
ROKET TASARLIYORLAR
Öğrencilerin hevesle çalıştığına ve
öğrendiğine dikkat çeken Prof. Dr. Alim Rüstem Aslan, “Pars’ın kendi eğitim modeli var. Okul içinde okul gibi burası. Burada uygulama çok yoğun. Daha dersi işlemeden konuyu burada öğreniyorlar. Roket dersi görmemiş öğrenci burada roket tasarlayabiliyor” ifadelerini kullandı.
TAKIMIN ÜYELERİ NELER SÖYLEDİ?
YAPTIĞIMIZ ATIŞLARLA REKOR KIRDIK
Kenan Toksöz (Uçak Mühendisliği 2. Sınıf Öğrencisi):
Hibrit yakıtlı roket motorları üzerinde çalışıyoruz ağırlıklı olarak. Türkiye’nin ilk hibrit yakıtlı roketini uçurduk ve başarılı bir şekilde yere indirdik. Daha sonra bu roketle ABD’deki yarışmaya katıldık. Böylece bir ilki daha gerçekleştirmiş olduk yurtdışında uçan ilk hibrit roketiyle. Katı yakıtlı roketler ürettik. TÜRKSAT’ın düzenlediği uydu yarışması için hazırladık bunları. Oradaki uyduları 600 metrelik irtifaya bırakmak için yaptık. 22 atış gerçekleştirdik tek günde. Bu bir rekor. Hava şartları çok kötü olmasına rağmen tüm atışları başarılı şekilde yaptık. NASA’nın kuruluş hikayesini baz alarak kurulduk. Belki Türkiye’nin NASA’sı da biz oluruz diyoruz. Hedefimiz Türkiye’yi uzay yarışında geride bırakmadan her sene daha ileriye daha yükseğe çıkabilmek. Ülkemizin göklerdeki yerini sağlamlaştırmak. Üzerine koyarak ilerliyoruz. Nihai hedefimiz uzay sınırı.
KENDİ YAKITIMIZI KENDİMİZ ÜRETİYORUZ
Burak Günaydın (Makine Mühendisliği 3. Sınıf Öğrencisi): Olabildiğince roketin her parçasını kendimiz yapmaya çalışıyoruz. Tüm parçaların tasarımları burada yapılıyor. El işçiliği yine aynı şekilde… Ayrıca bunlara yakıt da dahil. Biz bahsettiğimiz bu hibrit yakıtı kendimiz yapıyoruz. Yani kendi yakıtımızı kendimiz üretiyoruz. Laboratuvarımızda gerekli testleri yapıyoruz önce. Bir kaba koyup eritiyoruz. Oldukça homojen olacak şekilde karıştırıyoruz. Yakıtı bu şekilde elde ediyoruz. Dünyada da gelişmekte olan bir proje bu. Hibrit yakıtlı roket, hem ekonomik hem ekolojik hem de güvenlik anlamında gelecek vaat eden bir roket türü.
ATEŞLENDİĞİNİ GÖRDÜĞÜMDE KALBİM DURACAKTI
Ahsen Altundağ (Elektronik ve Haberleşme Mühendisliği 2. Sınıf Öğrencisi): Pars’a ilk girdiğimde çok ilgim vardı roketlere. Tanıtım videolarını görmüştüm. Roketin ateşlenme anını gördüğümde kalbim duracak gibi oldu. Ben bu roketin atışını yakından da görmek istiyorum dedim kendime. Keza bu sene 32 kez roket ateşledik. Gayet güzel ve başarılı bir süreçti. Atölyeye girdiğiniz andan itibaren siz bir öğrenmek istiyorsanız da Pars size üç veriyor. Burada çok şey öğreniyoruz ve aşırı keyif alıyoruz.
Rektör’den Nallıhanlılar ne talep etti?