Futbolda dünyanın en büyük organizasyonu olarak kabul edilen FIFA Dünya Kupası, Brezilya’da 20. kez düzenlenecek.
Dünya kupasında geride kalan 19 organizasyon birçok ilginç olaya sahne olurken, 4 yılda bir düzenlenen kupaya İkinci Dünya Savaşı nedeniyle 2 kez ara verildi.
İlk olarak 1930 yılında düzenlenen kupayı 8 farklı ülke kazanırken, Brezilya 5 şampiyonluk ile başı çekti.
İlk dünya kupası
O dönemki FIFA Başkanı Julies Rimet’in girişimleriyle başlayan ve bir süre kendi adıyla oynanan Dünya Kupası’na ilk olarak 1930 yılında Uruguay evsahipliği yaptı ve şampiyon oldu.
Uruguay, 1924 ve 1928 olimpiyat şampiyonluğu ve 1930’da bağımsızlığının 100. yılını kutlayacak olması nedeniyle evsahibi olarak seçilirken, Avrupa takımları, yolun uzak olması nedeniyle bu karara karşı çıktı.
Fransız spor adamı Rimet’in çabalarıyla bu kupaya Avrupa’dan 4 ülke Belçika, Fransa, Romanya ve Yugoslavya katıldı. Toplam 13 takımın katıldığı ilk Dünya Kupası’nı Arjantin’i 4-2 yenen ev sahibi Uruguay kazandı.
Bu kupadan ilginç notlar şöyle:
– 1930’daki şampiyonada final maçının hakemi Belçikalı John Langenus sahada ceket ve kravatla yer aldı.
– Organizasyonda yer alan 13 ülke, eleme oynamadan FIFA’nın davetiyle kupaya katıldı.
– Kupaya katılan Avrupa ülkeleri, gemi yolculukları sırasında antrenmanlarını güvertelerde yaptı.
– Kupanın iki yarı final maçında Arjantin, ABD’yi, Uruguay da Yugoslavya’yı aynı skorlarla 6-1 mağlup etti.
1934 İtalya
Uruguay’daki ilk kupanın ardından Avrupa ülkeleri kupayı kendi ülkelerinde düzenlemek için çalışmalara başladı. FIFA’ya ilk müracaat eden ülke İtalya, 1934 Dünya Kupası’nı düzenlemeye hak kazandı.
Uruguay’daki ilk kupaya Avrupa ülkelerinin ilgi göstermemesi nedeniyle Uruguay İtalya 1934’e katılmadı. Bu turnuvanın öne çıkan ilginç olayları ise şöye:
– İtalya, kupa tarihinde eleme maçı oynayan ilk ve tek evsahibi ülke oldu.
– Mısır, dünya kupalarına katılan ilk Afrika ülkesi unvanını elde etti
– Uruguay’daki ilk dünya kupasında Arjantin forması giyen Monti, İtalya Milli Takımı’nda görev aldı.
– İtalya, evsahibi takımın şampiyon olma geleneğini sürdürdü
1938 Fransa
Amerika ve Avrupa’da sırayla düzenlenmesi kararlaştırılan kupanın yeniden bir Avrupa ülkesi olan Fransa’ya verilmesi nedeniyle Arjantin, 1938 Dünya Kupası’na katılmadı. 1938’de de öne çıkan olaylar şöyle:
– 16 takım dünya kupasına katılmaya hak kazansa da Hitler’in Avusturya’yı işgal etmesiyle, katılımcı sayısı 15’e düştü.
– Penaltı uygulaması olmadığı için ilk turda uzatmaya giden 5 maçın 3’ü tekrar edildi.
– Giuseppi Meazza’nın yarı finaldeki kritik penaltıyı kullanırken şortu düşse de atış gol oldu ve İtalya finalde Macaristan’ı 4-2 yenmeyi başardı.
– İtalya Teknik Direktörü Vittorio Pozzo, dünya kupasını üst üste iki kez kazanan ilk ve tek antrenör oldu.
1942 ve 1946’da yapılamadı
Patlak veren İkinci Dünya Savaşı nedeniyle 1942 ve 1946’da dünya kupaları organize edilemedi.
1950 Brezilya
Brezilya’da 12 yıl aradan sonra gerçekleştirilen dünya kupasına 13 ülke katıldı. Kupanın akılda kalanları da şöyle:
– İlk şampiyon Uruguay, protestosuna son verip, komşusu Brezilya’daki turnuvada yer aldı.
– Türkiye, katılmaya hak kazandığı ilk dünya kupasına maddi sıkıntılar nedeniyle gidemedi.
– İngiltere, ilk kez dünya kupasında boy gösterdi.
– 1950’de, maçları çıplak ayakla oynama isteği reddedilen Hindistan şampiyonaya katılmadı.
– Yaklaşık 200 bin kişinin izlediği Brezilya-Uruguay finalinin ardından Uruguay şampiyonluğa ulaşırken, ev sahibi ülkenin taraftarları uzun süre tribünlerdeki yerlerinden kalkamadı. 3 kişi kalp krizi geçirirken, 1 kişi intihar etti ve 1 hafta yas tutuldu.
1954 İsviçre
Türkiye, dünya kupasına ilk kez 1954 İsviçre’de katıldı.
Elemelerde İspanya ile eşleşen Türkiye, ilk maçı 4-1 kaybedip, ikinci karşılaşmada ise 1-0 galip geldi. Averaj uygulaması olmadığı için üçüncü karşılaşma İtalya’nın başkenti Roma’da oynandı. Bu maç da 2-2 berabere bitince, yazı-tura atışı yapıldı. İtalyan çocuk Franco’nun yaptığı atışta Türkiye kazanıp, dünya kupalarına katılmaya hak kazandı.
Milli takım, 1954 Dünya Kupası’nda Batı Almanya’ya iki maçta 4-1 ve 7-2 mağlup olurken, Güney Kore’yi 7-0 yendi.
Türkiye’nin kupa tarihindeki ilk golünü Suat Mamat atarken, Lefter’in attığı gol ise kupa tarihinin 400. golü olarak kayıtlara geçti.
Kupa finalinde ise Macaristan’ı 4-2 mağlup eden Batı Almanya şampiyonluğa ulaştı.
1958 İsveç
1958 İsveç’te ilk kez dünya kupası finalleri bir televizyon kanalı tarafından yayınlandı.
Türkiye, Avrupa yerine Asya-Afrika grubuna dahil edilip, İsrail ile maç yapması gerekince durumu protesto ederek, elemelere katılmadı. Mısır, Etiyopya, Tayvan, Kore, Endonezya, Mısır ve Sudan da çekilince İsrail maç yapmadan kupaya katılmaya hak kazandı. Maç yapmadan kupaya katılmayı kabul etmeyen İsrail, Galler ile karşılaştı ve elendi.
Dünya kupası tarihinin golsüz biten ilk maçı İngiltere ile Brezilya arasında yapıldı. Brezilya ilk kez dünya şampiyonu olurken, kupa da ilk kez düzenlendiği kıtanın dışında bir ülke tarafından kazanıldı.
1962 Şili
Şili’de 1962’de düzenlenen dünya kupası oldukça sert geçti.
Şili ve İtalya arasında oynanan ve sert faullere sahne olan maç sonrası, Şili’deki dükkanlara “İtalyanlar giremez” tabelaları asıldı. Kupanın ilk 12 maçında 37 futbolcu sakatlandı. Brezilya’nın yıldız futbolcusu Pele de ikinci maçında sakatlanarak, kupaya veda etti.
Brezilya ve Şili arasında oynanan ve “Sambacılar”ın 4-2 kazandığı maçın ardından Şilili futbolcu Ramirez’in babası kalp krizi geçirerek yaşamını yitirdi.
Brezilya, finalde Çekoslovakya’yı 3-1 yenerek, kupayı üst üste ikinci kez kazandı. Final maçının heyecanına dayanamayan 4 Brezilyalı taraftar ise kalp krizi geçirerek öldü.
1966 İngiltere
Afrika ülkeleri, FIFA’nın Asya ve Okyanusya takımları ile baraj maçı oynanması yönündeki kararı nedeniyle 1966 Dünya Kupası’na katılmadı.
Kupa turnuva başlamadan önce sergilendiği yerden çalındı. Altın kupa, bir parkta gazetelere sarılmış olarak bulundu.
Televizyondan renkli olarak yayınlanan ilk kupa turnuvası olma özelliğini taşırken finalde Batı Almanya’yı 4-2’lik skorla geçen İngiltere, ilk ve tek kupasını kazandı. Finalde İngiltere’yi öne geçiren 3. golde topun kale çizgisini geçip geçmediği tartışmalara neden oldu.
1970 Meksika
1970 Meksika Dünya Kupası’nda oyuncu değişiklikleri ve sarı-kırmızı kart uygulamaları ilk kez kullanıldı.
Bu turnuvada ilk kez tüm maçlar canlı yayınlandı.
Brezilyalı Mario Zagallo dünya kupasını hem futbolcu hem de teknik adam olarak kazanan ilk isim oldu.
Honduras-El Salvador eleme maçında çıkan olaylar, orduların da devreye girmesiyle 100 saat süren çatışmalara neden oldu. Daha sonra El Salvador, Honduras’ı geçip, kupaya katılmaya hak kazandı.
Finali 4-1 kazanan Brezilya Jules Rimet Kupası’nın ebedi sahibi oldu. Bu organizasyon daha sonra FIFA Dünya Kupası adını aldı.
Brezilya’nın müzesine götürdüğü Jules Rimet kupası çalındı ve halen bulunamadı.
1974 Batı Almanya
Batı Almanya’da 1974 yılında düzenlenen Dünya Kupası’nda ilk kez bir Türk hakemi düdük çaldı. Doğan Babacan, aynı zamanda Batı-Almanya-Şili maçında Güney Amerikalı futbolcu Carlos Caszely’ye gösterdiği kırmızı kartla da tarihe geçti. Bu kart, dünya kupalarında gösterilen ilk kırmızı kart oldu.
Dünya kupası ilk kez FIFA Dünya Kupası adıyla düzenlendi ve İtalyan mimar Silvio Gazzaniga’nın tasarımını yaptığı yeni kupa kullanıldı.
Zaire, dünya kupaları tarihinde kaleci değişikliği yapan ilk ülke olarak dikkat çekti.
Haitili Ernst Jean Joseph, dünya kupalarında doping yaptığı tespit edilen ilk futbolcu olarak tarihe geçti.
İtalya Milli Takımı’nın kalecisi Dino Zoff’un 1143 dakikalık gol yememe rekoruna Haitili futbolcu Sanon son verdi.
Batı Almanya, Hollanda’yı 2-1 yenerek şampiyon oldu.
1978 Arjantin
1978’de evsahibi Arjantin’de iktidarda olan cuntanın faaliyetleri ve propagandası turnuvaya damga vurdu.
Hollanda’nın yıldız futbolcusu Johann Cruyff ve Alman Paul Breitner, Arjantin’deki siyasi durumu protesto ederek kapıya katılmadılar.
Kupayı kazanan Arjantin ilk turda hayal kırıklığı yaşattı. Gruptan çıkmak için Brezilya ile çekişen “Tangocular”ın, son maçlarında Peru’yu 4 farklı yenmesi gerekiyordu.
Söylentilere neden olan maçta Arjantin, Peru’yu 6-0 mağlup ederek, bir üst tura çıkmayı, sonrasında da kupayı kazanmayı başardı.
1982 İspanya
İspanya’da düzenlenen 1982 Dünya Kupası’nda FIFA, katılımcı sayısını 16’dan 24’e çıkardı.
Tüm kıtaların temsil edildiği ilk kupa oldu. Turnuvada Cezayir, Almanya’yı 2-1 mağlup ederek, dünya kupaları tarihinde Avrupa takımını yenen ilk Afrika ülkesi olmayı başardı.
1982’nin en çok konuşulan maçlarından biri Federal Almanya ile Avusturya arasındaki karşılaşmaydı. 2. grupta mücadele eden iki takım son maçta karşı karşıya geldi. Almanya ve Avusturya’nın birlikte gruptan çıkması için Almanların sahadan 1-0 galip ayrılması gerekiyordu. Maç da 1-0 Almanya’nın galibiyetiyle sonuçlanınca, iki takımla aynı puana sahip olan Cezayir, şike yapıldığı gerekçesiyle itirazda bulundu ancak bu itiraz sonuçsuz kaldı.
1982’de, Kuveyt takımının genel menajeri Şeyh El Sabah, Fransa’nın 4. golüne itiraz etmek için sahaya indi. Şeyh’in bu ilginç olayı sonrasında hakem golü iptal etti.
Macaristan, El Salvador’u 10-1 yenerek, kupa tarihinin en farklı galibiyetine imza attı.
Gruptaki 3 maçını da berabere bitirip, sadece 1 gol averajla üst tura çıkan İtalya, 1982 Dünya Kupası’nı kazanmayı başardı. İtalyanlar, finalde Federal Almanya’yı 3-1 mağlup etti.
1986 Meksika
Kolombiya’nın evsahipliğini yapması kararlaştırılan 1986 Dünya Kupası, ekonomik sorunlar nedeniyle Kolombiya’nın çekilmesiyle Meksika’ya verildi.
Büyük bir deprem geçiren Meksika, ikinci kez evsahipliği için başvuruda bulundu ve kabul edildi.
Bu turnuvayla birlikte aynı grupta yer alan takımların son maçlarını aynı saatte oynaması uygulamasına geçildi.
Fas, kupa tarihinde grubunu lider tamamlayan ilk Afrika ülkesi oldu.
Arjantin’in yıldız futbolcusu Armando Diego Maradona’nın çeyrek finalde İngiltere’ye eliyle attığı gol, şampiyonanın en çok konuşulan konusuydu. Bu gol daha sonra “Tanrı’nın eli” olarak isimlendirildi.
Maradona’nın aynı maçta orta sahadan aldığı topla İngilizleri çalımlayıp attığı gol de kupa tarihinin en güzel golleri arasında gösterildi.
Günümüzde de tribünlerde kullanılan “Meksika Dalgası”, bu turnuvada ortaya çıktı.
Arjantin, Batı Almanya’yı 3-2 kazanarak, ikinci kez şampiyonluğa ulaştı.
1990 İtalya
Meksika’dan sonra İtalya da kupaya ikinci kez ev sahipliği yaptı.
Turnuvanın sürpriz takımı Kamerun, Kolombiya’yı eleyerek çeyrek finale yükselen ilk Afrika ülkesi oldu.
Kamerun’da forma giyen 38 yaşındaki Roger Milla, Romanya’ya attığı 2 golden sonra “General” rütbesiyle ödüllendirildi.
Arjantin ile evsahibi İtalya arasında Napoli’de oynanan maçta İtalyan taraftarların bir bölümü, Napoli’yi Serie A’da şampiyonluğa taşıyan Maradona’yı destekledi.
İtalyan kaleci Walter Zenga, dünya kupası maçlarında 517 dakikayla en uzun süre gol yemeyen kaleci oldu.
Batı Almanya, finalde Arjantin’i 1-0 yenerek, şampiyonluğa ulaştı.
Franz Beckenbauer, Brezilyalı Zagallo’dan sonra dünya kupasını hem futbolcu hem de teknik adam olarak kazanan ikinci kişi oldu.
1994 ABD
ABD’de düzenlenen 1994 Dünya Kupası’nın en ses getiren olaylarından biri Arjantinli futbolcu Maradona’nın doping nedeniyle ihraç edilmesi ve Kolombiyalı futbolcu Escobar’ın kendi kalesine attığı gol nedeniyle ülkesinde öldürülmesi oldu.
ABD maçında kendi kalesine gol atan ve takımının elenmesine neden olan Kolombiyalı Andres Escobar’ın öldürülmesi futbol dünyasını derinden sarstı.
1994’te ilk kez şampiyon ülke, penaltıların ardından belirlendi. Brezilya, 0-0 berabere biten final maçındaİtalya’yı penaltılar sonucunda 3-2 mağlup ederek, 24 yıl aradan sonra mutlu sona ulaştı.
Rus futbolcu Oleg Salenko, Rusya’nın Kamerun’u 6-1 yendiği maçta 5 gol birden atarak, bir maçta en fazla gol atan oyuncu oldu.
Kamerunlu Roger Milla, 42 yaşında katıldığı dünya kupasında en yaşlı futbolcu unvanını aldı.
1998 Fransa
Fransa’da düzenlenen 1998 Dünya Kupası’nda takım sayısı 24’ten 32’ye yükseltildi. Dünya kupalarında altın gol uygulaması getirildi.
Robert Prosinecki, 1990’da Yugoslavya adına gol attıktan sonra, 1998’de de Hırvatistan adına fileleri havalandırdı. Bir dönem Kayserispor’u da çalıştıran Prosinecki, böylece kupa tarihinde iki ülke milli takımı adına gol atan ilk futbolcu oldu.
Alman Lothar Matthaus, dünya kupalarında 25. maçına çıkarak rekor kırdı.
– Dünya kupaları tarihinde ilk kez ev sahibi takımla son şampiyon finalde karşılaştı. Evsahibi Fransa, son şampiyon Brezilya’yı 3-0 yenerek, tarihindeki ilk şampiyonluğa ulaştı.
2002 Güney Kore-Japonya
2002 yılında Güney Kore ve Japonya’da düzenlenen şampiyonayı ilk kez iki ülke birlikte düzenledi.
Bu turnuva, Asya’da düzenlenen ilk kupa olarak da tarihe geçti.
Türkiye, ikinci kez katıldığı dünya kupasında tarihi bir başarıya imza atarak, dünya üçüncüsü oldu.
1954 İsviçre’de sadece şampiyon olan Almanya’ya 2 maçta da yenilen Türkiye, 2002’de de sadece şampiyonluğa ulaşan Brezilya’ya yine 2 maçta mağlup oldu. Milli takım böylece katıldığı 2 dünya kupasında da sadece şampiyon takımlar karşısında mağlubiyet aldı.
Son dünya şampiyonu takımın eleme oynamadan doğrudan katılması kuralı son kez uygulandı. Fransa, eleme oynamadan kupaya katılan son şampiyon oldu.
Son şampiyon Fransa, tek bir gol atamadan kupadan elendi.
Hakan Şükür’ün Güney Kore karşısında 11. saniyede attığı gol, kupa tarihinin en erken atılan golü olarak tarihe geçti.
Brezilya, Almanya’yı 2-0 yenerek, beşinci kez şampiyonluğa ulaştı.
2006 Almanya
Almanya’da 2006’da düzenlenen Dünya Kupası’nın en çok konuşulan konusu İtalya ile Fransa arasındaki finalde Zinedin Zidane’ın, İtkalyan futbolcu Marco Materazzi’ye kafa atması oldu.
Zidane, bu pozisyon sonrası kırmızı kart görürken, İtalya, penaltı atışlarıyla 5-3 galip gelip, şampiyonluk unvanını aldı.
Bu turnuvayla birlikte altın ve gümüş gol uygulaması kaldırıldı. Brezilya, dünya kupalarında peş peşe 11 maç kazanan ilk takım oldu.
Portekiz-Hollanda maçı 12 sarı, 4 kırmızı kartla kupa tarihinin en çok kart gösterilen maçı olarak tarihe geçti.
2010 Güney Afrika
Güney Afrika’daki 2010 Dünya Kupası’yla Afrika ilk kez bu büyük organizasyona evsahipliği yaptı.
2010 Dünya Kupası’nın en çok ses getiren olayı “Vuvuzela” oldu. Güney Afrika’ya özgü bu üflemeli çalgı çıkardığı yüksek ses nedeniyle, televizyon başında maçı seyreden seyirciler tarafından tepki çekse de, maçlarda 90 dakika boyunca çalındı.
İspanya, tarihindeki ilk şampiyonluğunu 2010 Güney Afrika’da elde etti. Vicente Del Bosque yönetimindeki “Matadorlar”, finalde Hollanda’yı 1-0 mağlup etti.
Nallıhanhaber.com size daha iyi hizmet sunabilmek için
İhlas Haber Ajansı ve Anadolu Ajansı abonesidir.