“Okul öncesi çocuklar fotoğrafı mobil cihazlarla çekiyor”
Okul öncesi 60-72 aylık çocukların fotoğrafı tanıma ve üretme yetkinliklerini inceleyen Öğr. Gör. İbrahim Tarkan Doğan yaptığı araştırmanın sonuçlarını paylaştı. Araştırmaya göre çocukların yüzde 75’i daha önce fotoğraf çektiğini belirtirken, çocukların yüzde 66’sı fotoğrafı mobil cihazlarla çektiklerini, yüzde 63’ü de mobil cihazlarla daha güzel fotoğraf çekildiğini ifade ediyor.
Çocukların sadece yüzde 8’inin ailelerinin fotoğraf makinesini kullandığını belirten İstanbul Gelişim Üniversitesi’nden Öğr. Gör. İbrahim Tarkan Doğan, “Çocukların yüzde 47’si fotoğrafın çekilme nedenine ilişkin kendi gerekçelerini içeren cevaplar verse de, sadece yüzde 2’si fotoğrafın hatırlamak için çekildiğini ifade ediyor. Çocukların yüzde 75’i daha önce fotoğraf çektiğini belirtirken, çocukların yüzde 66’sı fotoğrafı mobil cihazlarla çektiklerini, yüzde 63’ü de mobil cihazlarla daha güzel fotoğraf çekildiğini söylüyor” diye konuştu.
Araştırma kapsamında çocuklara uygulanan atölye programı hakkında konuşan Doğan, “Çocukların yüzde 87,2 başarı oranına ulaştı. Bu oran, okul öncesinde fotoğrafçılık atölye çalışmasıyla, çocukların maruz kaldıkları görselleri ve fotoğrafları nitelik bakımından ayırabilme gücünü kazanabildiklerini ve tüketici konumun yanı sıra üretici konuma geçebildiklerini gösterir nitelikte. Okul öncesinde fotoğraf ve fotoğrafçılık eğitimine ilişkin yapılacak çalışmaların sayıca artırılması okul öncesi eğitimin niteliğinin artırılmasına da önemli katkı sağlayacaktır” dedi.
Doğan konuşmasını şöyle sürdürdü:
“Çocukların yüzde 31,9’u fotoğraflarını fotoğraf makinesiyle çektiğini; daha önce hiç fotoğraf çekmediğini ifade eden çocukların yüzde 94,1’i fotoğraf çekmek istediğini; yüzde 27,5’i fotoğrafın fotoğraf makinesiyle daha güzel çekilebileceğini düşündüğünü; yüzde 34,8’i fotoğraf makinesi kullanmayı bildiğini; yüzde 74,0’ü birlikte yaşadığı büyüklerinin cep telefonuyla fotoğraf çektiğini ifade etmiştir. Çocukların yüzde 23,0’ü “daha güzel görünmek için”, “yüzde 10,0’u bakmak için”, “yüzde 9,0’u göstermek için”, “yüzde 5,0’i mutlu olmak için” fotoğraf çektiklerini ifade etmişlerdir. Çocukların yüzde 91,3’ü daha güzel fotoğraf çekmek için ders almayı istediklerini belirtmişlerdir.”
“Araştırmalar yok denecek kadar az”
Türkiye’de okul öncesinde fotoğraf ve fotoğrafçılığa ilişkin araştırmaların yok denecek kadar az olduğunu ifade eden Doğan, “Yurt dışındaki örneklerine bakıldığında ise ilgili literatüre katkı sağlayacak çeşitli araştırmalara rastlanıyor. Bu anlamda öncelikle okul öncesinde verilecek fotoğrafçılık eğitiminin çocukların bilişsel, duyuşsal ve davranışsal kazanımlarına etkisinin incelenmesinden başlanarak bu alandaki yurt içi literatürün nitelik ve nicelik olarak iyileştirilmesi sağlanabilir. Fotoğrafçılık atölyelerine katılan ve katılmayan çocuklar arasındaki sosyal beceri farkları veya sosyal - çevresel problemlere yönelik farkındalık farkları araştırma konusu yapılabilir” dedi.
“Pedagojik bir araç olarak incelenebilir”
Okul öncesinde fotoğraf ve fotoğrafçılığın pedagojik bir araç olarak incelenebileceğini belirten ve önerilerde bulunan Öğr. Gör. Doğan açıklamalarını şöyle sonlandırdı:
Türkiye’de ön lisans ve lisans programlarının program geliştirme derslerinde etkinlik tasarlama becerilerinin yanında sanat atölyelerinin nasıl tasarlanacağına ilişkin kapsam ilave edilebilir. Okul öncesi eğitim kurumlarının müfredatına temel ve ilgiye göre ileri seviyelerde farklılaştırılarak tasarlanmış fotoğrafçılık atölyesi öğretim programları eklenebilir. Aile eğitimi kapsamında okul öncesi çocukların bakım verenlerine fotoğraf farkındalığı ve basit fotoğraf çekme eğitimleri düzenlenebilir.”
Çocukların sadece yüzde 8’inin ailelerinin fotoğraf makinesini kullandığını belirten İstanbul Gelişim Üniversitesi’nden Öğr. Gör. İbrahim Tarkan Doğan, “Çocukların yüzde 47’si fotoğrafın çekilme nedenine ilişkin kendi gerekçelerini içeren cevaplar verse de, sadece yüzde 2’si fotoğrafın hatırlamak için çekildiğini ifade ediyor. Çocukların yüzde 75’i daha önce fotoğraf çektiğini belirtirken, çocukların yüzde 66’sı fotoğrafı mobil cihazlarla çektiklerini, yüzde 63’ü de mobil cihazlarla daha güzel fotoğraf çekildiğini söylüyor” diye konuştu.
Araştırma kapsamında çocuklara uygulanan atölye programı hakkında konuşan Doğan, “Çocukların yüzde 87,2 başarı oranına ulaştı. Bu oran, okul öncesinde fotoğrafçılık atölye çalışmasıyla, çocukların maruz kaldıkları görselleri ve fotoğrafları nitelik bakımından ayırabilme gücünü kazanabildiklerini ve tüketici konumun yanı sıra üretici konuma geçebildiklerini gösterir nitelikte. Okul öncesinde fotoğraf ve fotoğrafçılık eğitimine ilişkin yapılacak çalışmaların sayıca artırılması okul öncesi eğitimin niteliğinin artırılmasına da önemli katkı sağlayacaktır” dedi.
Doğan konuşmasını şöyle sürdürdü:
“Çocukların yüzde 31,9’u fotoğraflarını fotoğraf makinesiyle çektiğini; daha önce hiç fotoğraf çekmediğini ifade eden çocukların yüzde 94,1’i fotoğraf çekmek istediğini; yüzde 27,5’i fotoğrafın fotoğraf makinesiyle daha güzel çekilebileceğini düşündüğünü; yüzde 34,8’i fotoğraf makinesi kullanmayı bildiğini; yüzde 74,0’ü birlikte yaşadığı büyüklerinin cep telefonuyla fotoğraf çektiğini ifade etmiştir. Çocukların yüzde 23,0’ü “daha güzel görünmek için”, “yüzde 10,0’u bakmak için”, “yüzde 9,0’u göstermek için”, “yüzde 5,0’i mutlu olmak için” fotoğraf çektiklerini ifade etmişlerdir. Çocukların yüzde 91,3’ü daha güzel fotoğraf çekmek için ders almayı istediklerini belirtmişlerdir.”
“Araştırmalar yok denecek kadar az”
Türkiye’de okul öncesinde fotoğraf ve fotoğrafçılığa ilişkin araştırmaların yok denecek kadar az olduğunu ifade eden Doğan, “Yurt dışındaki örneklerine bakıldığında ise ilgili literatüre katkı sağlayacak çeşitli araştırmalara rastlanıyor. Bu anlamda öncelikle okul öncesinde verilecek fotoğrafçılık eğitiminin çocukların bilişsel, duyuşsal ve davranışsal kazanımlarına etkisinin incelenmesinden başlanarak bu alandaki yurt içi literatürün nitelik ve nicelik olarak iyileştirilmesi sağlanabilir. Fotoğrafçılık atölyelerine katılan ve katılmayan çocuklar arasındaki sosyal beceri farkları veya sosyal - çevresel problemlere yönelik farkındalık farkları araştırma konusu yapılabilir” dedi.
“Pedagojik bir araç olarak incelenebilir”
Okul öncesinde fotoğraf ve fotoğrafçılığın pedagojik bir araç olarak incelenebileceğini belirten ve önerilerde bulunan Öğr. Gör. Doğan açıklamalarını şöyle sonlandırdı:
Türkiye’de ön lisans ve lisans programlarının program geliştirme derslerinde etkinlik tasarlama becerilerinin yanında sanat atölyelerinin nasıl tasarlanacağına ilişkin kapsam ilave edilebilir. Okul öncesi eğitim kurumlarının müfredatına temel ve ilgiye göre ileri seviyelerde farklılaştırılarak tasarlanmış fotoğrafçılık atölyesi öğretim programları eklenebilir. Aile eğitimi kapsamında okul öncesi çocukların bakım verenlerine fotoğraf farkındalığı ve basit fotoğraf çekme eğitimleri düzenlenebilir.”