Epic Games ile Apple gerginliği sektöre sıçradı
Akıllı telefonların ve uygulama mağazalarının hayatımıza yeni girdiği başlangıç döneminde, uygulamaların yayınlanma stratejisi çok klasikti. Yayıncılar uygulamalarını ya tamamen ücretsiz ya da ücretli bir şekilde uygulama mağazalarına koyuyordu. Ancak tüketici alışkanlıklarında yaşanan değişim, yayıncıların da yeni hamleler yapmasına neden oldu.
Günümüzde birçok uygulama için artık uygulama içi satın alma stratejisinin izlendiğini görüyoruz. Bu stratejisiyle yayıncılar uygulamalarını kısmen ücretsiz sunarken, ek özellikler ve yetkiler için kullanıcılardan ödeme yapmalarını talep ediyor. Böylelikle kullanıcılar ücretsiz bir şekilde uygulamayı deneyimleyip, istedikleri ve beğendikleri takdirde ödeme yapıyorlar. Bu stratejiyle yayıncılar, uygulamalarının daha fazla kişi tarafından deneyimlenebilmesini sağlayarak daha fazla gelir elde ediyorlar.
Ancak son günlerde uygulama içi satın alma konusunda uygulama yayınlayıcılar ile Google ve Apple arasında büyük bir gerginlik yaşanıyor. İlk olarak Apple ile Epic Games arasında yaşanan bu gerginlik, uygulama yayıncıları ile uygulama mağazaları arasında bir gerginliğe dönüşmüş durumda. Epic Games, Fortnite oyunu için oyun içi direkt ödeme seçeneği eklemiş ve bu eklentinin ardından oyun App Store ve Play Store’dan kaldırılmıştı. Hatta Apple, Epic Games’e ait tüm geliştirici hesaplarını kapatacağını da duyurmuştu. Epic Games ise Apple’ın bu tutumunun sektörde tekel haline gelmeye yönelik olduğunu ileri sürmüş ve davacı olmuştu.
Apple’ın gösterdiği sert tutumla mücadele etmek isteyen Epic Games, bu konuda daha güçlü olabilmek için koalisyon kurdu. Spotify, Deeezer ve MatchGroup gibi dev uygulama geliştiricilerinin de aralarında yer aldığı toplam kurucu üye sayısı 13 olan koalisyon, Apple’ın izlediği bu stratejiyle mücadele edecek. Koalisyonun 3 önemli ana hedefi bulunuyor. Bunlardan en önemlisi Apple’ın aldığı yüzde 30 oranındaki komisyonun azaltılması. İkinci hedef; Apple’ın tüketici tercihlerini arka plana atarak tekel haline gelme çabasının engellenmesi ve üçüncü hedef ise rekabeti önleyici mağaza politikasının önüne geçmek diyebilirim. Apple’ın uygulamalardan aldığı komsiyonlarla elde ettiği yıllık gelirin 15 milyar dolar olduğu hesaba katıldığında, bu alanda çok büyük bir pastanın yer aldığını söyleyebilirim. Dolayısıyla uygulama geliştiriciler her ne kadar karşıt bir tutum gösterse de Apple komisyon yüzdesinden vazgeçmeye pek yanaşmayacaktır.
Bu durum sadece Apple’ı değil, Google’ı da ilgilendiriyor. Google da tıpkı Apple gibi ödemelerden yüzde 30’luk komisyon alma hakkına sahip. Ancak şimdiye kadar Google, MatchGroup gibi devlerden bu komisyonu almıyordu. Google’ın düzenlemelerine devam ettiği yeni uygulama içi satın alma politikasında, bu komisyonun alınmasına yönelik kesin adımlar yer alıyor. Dolayısıyla Apple, Google ve uygulama geliştiriciler arasındaki bu gerginlik bir süre daha devam edecek gibi görünüyor.
Burak Kesayak
twitter.com/BurakKesayak