Bakan Selçuk: 21 Eylül’de kararlıyız


  Yüz yüze eğitime geçildiğinde kronik hastalığı bulunan öğrencilerin raporlarıyla okul müdürlüklerine başvurduklarında okula gitmeyebilecekleri, bu öğrencilerin salgın süresince uzaktan eğitim yoluyla eğitim alacakları açıklanmıştı. Yüz yüze eğitime geçildiğinde öğrencilerin okula gitmesi konusunda velinin inisiyatifinin dikkate alınacağını belirten Bakan Selçuk, "Bunun hukuksal altyapısını oluşturuyoruz. Diyelim ki velilerin ailesinde kronik hastalığı olan var ya da başka bir sorun var, velinin inisiyatifinin dikkate alınması söz konusu olacak" dedi. Öğrencilerin bu dönemde uzaktan eğitimle işledikleri konulardan sınavlarda sorumlu olacaklarını da belirten Bakan Selçuk'un açıklamalarından satır başları şöyle: HERKESİN MECBURİYETİ OLACAKTIR DİYEMEYİZ
Bakan Selçuk toplantının soru cevap bölümünde, “yüz yüze eğitime geçildiğinde okula gitme zorunluluğu olacak mı” sorusunu şu sözlerle yanıtladı: “Bu sadece eğitsel bir problem değil sosyolojik bir problem aynı zamanda. Velileri zorlayarak herkesin bir mecburiyeti olacaktır cümlesini kurmayız. Bunun hukuksal altyapısını oluşturuyoruz. Bu sıradan bir konu değil, genel bir afet durumu. Salgın döneminde diyelim ki velilerin ailesinde kronik hastalığı olan var ya da başka bir sorun var velinin inisiyatifinin dikkate alınması söz konusu olacak. Okula gönderilmeyen çocuklar uzaktan eğitimden sorumlu olacak. Uzaktan eğitim bir mesuliyet içererek.” UZAKTAN EĞİTİMDEKİ KONULARDAN ÖLÇME DEĞERLENDİRMEDE SORUMLULAR
Bakan uzaktan eğitimle ilgili de şunları söyledi: “Yüz yüze eğitime geçildiğinde de okul günleri ve müfredat içeriği seyreltilecek. Çocukların sorumluluğu seyretilmiş müfredattan olacak. Uzaktan eğitim ilk başladığında, mart ayında EBA 18 milyon öğrenciye hizmet verecek bir altyapıya sahip değildi. Bu, Almanya, Fransa, İngiltere'de de böyle. Henüz altyapı hazır değildi. Bu süreçte ölçme değerlendirme konusunda 'yüz yüze olmayan eğitimden muafsınız' dedik. Bu dönemde çocuklar ölçme değerlendirme açısından da uzaktan eğitimde gördükleri konularla ilgili sorumluluk sahibi olacaklar. O yüzden de uzaktan eğitim altyapının daha zayıf olduğu mart ayındaki gibi algılanmıyor. Biz uzaktan eğitimi çok daha güçlendirilmiş, niteliği uluslararası standartlara taşınmış bir yer olarak görüyoruz. Bu anlamda da öğrencilerimizin eksiğini gidermek için ne gerekiyorsa yapacağız.”

ÖZEL OKULLARA VERGİ İNDİRİMİ KONUSUNDA ÇALIŞIYORUZ
Özel okul velilerinin merakla beklediği okul ücretleri ve vergi indirimi konusunda da açıklamalar yapan Bakan Selçuk konuya şu sözlerle açıklık getirdi: “Temsilcilerle çok uzun soluklu çalışmalar gerçekleştirildi. Biz özel okulların, velilerin talepleri doğrultusunda tedbirler alması noktasında beklentilerimizi çok net olarak ifade ettik. Onların da geçen hafta bir deklarasyonu oldu. Bu talebe uyarak özel okullarda indirim yapma konusunda, her bir okulun şartı, ücreti farklı olduğu için, kirada olan ya da olmayan okullar, okula göre değişecek durum söz konusu. Her okulun bunu yapması konusunda bütün okul temsilcilerinin bir mutabakatı var. Bizimle ilgili başka husus; vergi ve benzeri konusunda velilerle ilgili bazı kolaylaştırmalar neler olabilir? Bu konuyla ilgili çalışıyoruz ve önümüzdeki hafta, bir hafta içerisinde belirli bir noktaya da gelmiş olacağız. Şu anda netleşmiş olan bir konu yok. Netleşmiş olan konu şu, velilerimizin taleplerini özel okullarımızın dikkate alacağını umuyorum. Almaları konusunda da kendileriyle her türlü irtibat içindeyiz.
KADEMELER HENÜZ BELLİ DEĞİL
Toplantıda yanıtı beklenen bir soru da yüz yüze eğitime kademeli geçişin nasıl gerçekleşeceğiyle ilgiliydi. Bakan bu sorunun yanıtını şu sözlerle verdi: “Biz MEB olarak çocukların yüz yüze eğitim almasını tabii ki çok istiyoruz. Tabii ki bunun için hazırlık yaptık ve tüm altyapıyı oluşturduk. İzliyorsunuz. Salgının seyrine ilişkin rakamlar ve sayılar yayınlanıyor. Salgının seyrinin nasıl gittiğine ilişkin olarak da okulların ne zaman, nasıl, ne şekilde hangi sınıflarda açılacağının çok net olarak Kurulun tavsiyesi doğrultusunda yapılması söz konusudur. Şöyle düşünün; 'Kurul ve Sağlık Bakanlığı dese ki, 'Bizim şu andaki tablo budur. Okulların tamamının açılmasında sakınca yoktur.' Biz okulları elbette açarız. Kesinlikle 'şu olmaz' dese, bizim buna itiraz ederek, 'Biz bunu söylemenize rağmen tam tersini yapıyoruz' deme durumumuz söz konusu değil. Halkımız şunu bilsin; biz hiçbir çocuğumuzu ya da öğretmenimizi riske artan bir karara imza atmayız. Bizim ödevimiz, öğretmenlerin ve çocukların sağlık içerisinde toplumda eğitimini almasıdır. 21 Eylül'de hangi sınıflar açılacak, bu spekülasyonlar hep yapılıyor. Ricam, sadece resmi kaynaklardan MEB'in sitesinde ne yazıyorsa ona itibar edilmesidir. 21 Eylül'de belirli sınıflarda yüz yüze eğitimi başlatacağız. Şu anda bir değişiklik bununla ilgili yok. Salgının seyriyle ilgili  kurul her hafta toplandığı ve değerlendirme yaptığı için, bunu takip edip buna uygun olarak durumumuzu net olarak dikkate alacağız. YÜZ YÜZE EĞİTİMİN KÜÇÜK SINIFLARDA BAŞLAMASI KONUSUNDA KARARLIYIZ
Ailelerin müthiş bir heyecanı var. Acemilikleri var, ilk kez böyle bir şeye şahit oluyorlar. Yine Bilim Kurulu'nun tavsiyesiyle biz küçük sınıflarla ilgili başlama noktasında çok daha kararlıyız. Çünkü bu çocukların akademik ihtiyacı elbette var ama ilk önce manevi ihtiyacı var. Bunu karşılama için de öğretmeniyle az da olsa, bir şekilde bir tanışsınlar. Tanıştığı kişiyle ilkokul iki, üçüncü sınıf öğrencisinin görüşmesi başka olur. Tanımadığı biriyle görüşmesi başka olur. Annelerimiz, çok yoruldular. Bunun farkındayız. Bununla ilgili de nasıl bir kolaylık olursa yapacağız. Öğretmenlerimiz 'okullarda olmak istiyoruz, ulaşamadığımız öğrencilere nasıl ulaşırız' diyor. Bana sordukları soru bu. Binlerce soru geliyor öğretmen arkadaşlarımdan. Ben inanılmaz derecede memnunum. Bu süreçte, zor zamanda milletimize sahip çıktılar. Okullara gitmek istemiyormuş öğretmenler vesaire, bunlar bana çok anlamsız geliyor. Çünkü öğretmenlerimizin çabasını biliyorum, bu yüzden müteşekkirim.
BÖLGESEL OLARAK TEDBİRLER ALINABİLİR
Senaryolarımız içerisinde şehir bazlı okulların açılmasıyla ilgili bir senaryo var. Burada önemli olan şey şu, Türkiye'de genel duruma baktığımızda genel durumun bir baz alınacak şekilde belli bir düzeye gelmesi bekleniyor. Bu baz oluşunca bölgesel olarak birtakım tedbirler alınabilir, hiç itirazımız yok. Biz bunun hukuksal altyapısını çalıştık. Anayasal olarak fırsat eşitliği açısından acaba belli bölgeleri açıp belli bölgeleri açmadığımızda bunun hukuki zemini ne olur, çalışmalar yaptık. Neler yapılabilir çalışmasını da yaptık. Bunun olmasıyla ilgili itirazımız yok, hazırlığımız var. Valilerin inisiyatifine bırakılacak şekilde bir çalışma söz konusu olabilir. Sağlık Bakanlığı'mızın bakış açısı çok önemli. Biz buna hazırız. ÖĞRETMENLERİMİZ İÇİN TAM SAAT BİR MESAİ DÜŞÜNMÜYORUZ
Risk grubundaki öğretmenlerimizle, hatta bütün öğretmenlerimizle ilgili, servis şoförlerimizle ilgili HES kodları vasıtasıyla herhangi bir öğrencimizin yakınında-ailesinde bir vaka söz konusu ise, o öğrencinin yüz yüze eğitim başladığında okula devam etmemesi konusunda, anlık tedbir alıp da okul yöneticisinin telefonuna düşecek şekilde yazılım altyapımız bitti. 60 yaş üstü ve kronik rahatsızlığı olan öğretmenlerimiz konusunda kamu personeline ilişkin genelge üç gün önce yayımlandı. O yayımlanmadan önce kararımızı almıştık. Bu öğretmenlerimizin idari izinli sayılması gibi. Böyle bir risk söz konusuyken bizim onları davet etmemiz asla söz konusu olamaz. Biz öğretmenlerimiz için tam zamanlı bir mesai düşünmüyoruz. Okul en güvenli yer. Tedbirimizi olağanüstü alıyoruz." UZAKTAN EĞİTİMLE İLGİLİ HAZIRLIKLAR TAMAM Bakan Selçuk, yarın başlayacak uzaktan eğitime hazır olduklarını belirtti. Uzaktan eğitimin hakkını vermek istediklerini belirten Bakan Selçuk, "Bütün dünyada bu problem var. Elimizdeki en gerçekçi araç 31 Ağustos için söylüyorum, uzaktan eğitim. Onun için uzaktan eğitim iyiydi kötüydü meselesi değil. Uzaktan eğitimi en iyi nasıl kullanabiliriz bizim derdimiz o. Biz uzaktan eğitime sahip çıkıyoruz. 31 Ağustos itibariyle bunun çok önemli olduğunu düşünüyoruz. Elbette ki yüz yüze eğitimin daha işlevsel olduğunu biliyoruz. Ama şu anda mümkün değilse de uzaktan eğitimin hakkını sonuna kadar vermek istiyoruz. Avrupa'daki ülkelerin birçoğu okulları açtı. Ama bizim kendi ülkemize özgü, kendi riskimize özgü hesaplamalarımızı yapmamız lazım, yapıyoruz. Bu çerçevede uzaktan eğitim çok daha kıymetli buna bütün velilerin sahip çıkması lazım" dedi. Milli Eğitim Bakanı, yeni eğitim öğretim yılına dair hazırlıklar ve alınan önlemlerle ilgili şöyle konuştu: UYUM EĞİTİMLERİ YAPILACAK Öğrenciler okula gittiklerin ilk hafta uyum haftası olacak, ders işlenmeyecek. Öğrencilere uyum konusunda paket hazırladık. Öğrenciler için yeni eğitim öğretim yılına hazırlık eğitimleri konusunda çalışmaları yaptık. Temassız oynanabilecek oyunlar kitabı hazırladık. Uyum haftasında ne yapılmalı ne olmalı tüm bunların cevapları içinde. Öğretmenler için hazırlıklarımızı yaptık. Canlı platformlar kurduk. EBA Akademik Destek, yapay zeka temelli dünyada bir kaç ülkede olan bir içerik. Öğrencinin ilgisi, seviyesi, durumuna göre bölüm tavsiyesinde bulunan bir zeka. Bir milyon öğrenci varsa, bir milyon ayrı deneme sınavı yapabilen bir sistem. CANLI DERS KAPASİTESİ 10 KAT ARTTI Televizyon kanalları için 10 stüdyo kurduk. 674 öğretmen, TRT personeli ve diğer uzmanlar olmak üzere binden fazla kişi neredeyse 7/24 çalışıyorlar. 3 bin 358 ders ve etkinlik çekimi yaptık. Bir dersin yapılma süreci yaklaşık beş gün sürüyor. EBA'da her sabah spor olacak. EBA TV videolarımız hazır. Akış şemaları çıkartıldı. Ayrıntılı bir şekilde hangi kademede hangi yayın olacak planlandı. Hiçbir eksik hissetmiyoruz, kaliteyi yükseltmeye çalışıyoruz. uzaktanegitim.meb.gov.tr adresinden uzaktan eğitimle ilgili hangi bilgiye, neye ihtiyaç varsa ulaşma imkanı var. Canlı derslerin kapasitesini mart ayına göre 10 kat arttırdık. Destekleyici araçlarımız giderek artacak. Şu anda destekleyici yayın, kitap vs. hazırlıyoruz. ÇALIŞMA KİTABI DAĞITILACAK Ders kitaplarının dışında çocuklarımıza öğrenci çalışma kitabı somut olarak verilecek. Bu çok yeni bir şey. Öğretmenler, veliler ders kitabının dışında kitap ihtiyacı duyabiliyorlar ya bu eksikle ilgili bir araştırma yaptık. Tüm ilkokul öğrencilerimize bu kitaplar somut olarak dağıtılmış olacak. Ders kitapları da büyük ölçüde dağıtıldı okullara gönderildi. Öğretmenlere mesleki eğitim konusunda büyük bir atak yapıyoruz. Bu hijyen konusu, dijital beceriler konusu olabilir. OKULLAR STANDARTLARA GÖRE HAZIRLANACAK Türk Standartları Enstitüsü'yle (TSE) yaklaşık üç aydır çalışıyoruz. Bir okulun temizliği konusunda hangi standartlar olmalı. Bu özel bir standart, korona dönemi standardı. O yüzden de neler yapabiliriz, uzmanlar belirledi. Okulun her ortamıyla ilgili standartlar çıkartıldı. Kılavuzla yayınlandı. Bu standartları sağlayan okullara 'Okulum Temiz' belgesini veriyoruz. Her okulun eksiklerini saptıyoruz. Her okulun ihtiyacını belirledikten sonra okula bu ihtiyaçları gönderiyoruz. Rahatlığımız şu dezenfektan, maske ihtiyaç neyse bunların tamamını biz meslek lisesi, halk eğitimde, BİLSEM'lerde üretiyoruz. Kendimiz ürettiğimiz için tedarikte bir sorun yaşamıyoruz. 1.5 MİLYON ÇOCUĞUN İNTERNETE ERİŞİMİNDE PROBLEM VAR EBA Asistan robotu hazırladık. Bu robotlar bizim hayatımızı kolaylaştıracak. Bulundukları bölgeler itibariyle internete erişimde sorun yaşayan çocuklarımız var. 16 milyon çocuğun erişimiyle ilgili genel bir problem görünmüyor. Ama 1.5 milyon çocuğumuzun erişimiyle ilgili bir problemimiz var. Nereden biliyoruz erişmediklerini, çünkü o çocukları EBA'da hiç göremiyoruz. Bu bir problem. Erişmek için şunu yapacağız, bu tür durumu olan her bir çocuğumuza 17 kitaptan oluşan özel bir set, somut kitaplar veriyoruz. Çünkü erişimlerinde sorun var. Köy okullarındaki, mezralardaki çocuklarımıza veriyoruz, diğerlerine vermiyoruz. Başka ne yapıyoruz? EBA DESTEK NOKTASI KURUYORUZ 5 bin 200 EBA Destek Noktası kuruyoruz. Kurmaya başladık. Hızlı bir şekilde bu noktaları önümüzdeki haftalardan itibaren her yerde görebilirsiniz. Bu noktaları nereye kuruyoruz? Bu noktaları erişimde zorluk çeken çocukların bulunduğu bölgelere kuruyoruz. Onların erişimi için gezici EBA Destek Noktası da hazırlıyoruz. İsteyen her çocuk gelip burada özel hazırlanmış güvenle oturabileceği ortamda çalışabilir. OKUYANBALIK KÜTÜPHANESİ OLUŞTURUYORUZ Uzaktan eğitimin dijital kütüphanesini de oluşturuyoruz. 'Okuyanbalık' diye bir site kurduk. Çocukların okumasını teşvik etmek için farklı hikaye kitaplarının seslendirmesinin yer aldığı ailelerin rahatlıkla kullanabileceği çalışmalar.